Unnamed: 0
int64 0
16.6k
| Sentence
stringlengths 1
13.7k
| Sentiment
int64 0
1
|
---|---|---|
14,900 |
otomobil yarışlarını sevdiğim için göz atacağım.
| 0 |
14,901 |
Film bir kaç konuyu farklı işleyerek sizi doyurmaya çalışıyor. Ama çok anlamsız konusu olmayan neden sonuç ilişkisinin olmadığı sırf reyting derdi olan bir film. izlemeseniz bir şey kaybetmezsiniz.
| 0 |
14,902 |
Sizi içine alan duygudan duyguya sürükleyen , güzel bir yapim
| 0 |
14,903 |
İMKANSIZIN ŞARKISI DİYE FİLİMDE İMKANSIZ BİRŞEY BEKLEMEYİN. KESİNLİKLE BEĞENMEDİĞİMİ SÖYLEYEBİLİRİM. İSMİYLE HİÇ BAĞDAŞMAYAN SOĞUK BİR FİLM. TAVSİYE ETMİYORUM.
| 0 |
14,904 |
Baharatlara -adeta- kafayı takmış,bunun eğitimini almış,oradaki herkes tarafından sevilen bir kız.Ve bir yandan tatmak istediği o eşsiz duygu 'aşk'.Bir seçim yapmalı.Oldukça ilginç bir konusu var.Tilo rolündeki bayan o masumiyeti harika canlandırmış.Son sahne ile enfes müziği söylemeden geçemeyeceğim :)Farklı ve hoş bir film.
| 1 |
14,905 |
sarah michell galler' in filminin aynı yani bakalım bu nasıl olucak...
| 0 |
14,906 |
sıradan değil bence güzel bi film.. izleyin ;)
| 1 |
14,907 |
bence oldukça eğlenceli bir film brosnan müthiş oynuyor.
| 1 |
14,908 |
aslında 1. sinde ne nedir neden böyledirli sorularla gerim gerim gerilmişken konuyu bilip izlemek 1. deki tadı vermiyor elbette.ama gel gör ki kendine has mağara havasını soluyunca siz bile solunumunuzu tutmaya çalışıcaksınız ses çıkmasın diye 8/10 sinemada izlenir ;)
| 1 |
14,909 |
ilk filmden iyiydi.
| 0 |
14,910 |
Son derece başarılı bir devam filmi olmuş. Bazı sahnelerde ilk filmi bile geride bırakmış. Ayrıca filmde ki süpriz beğenenler tarafından tatmin edici olmuş. Serinin üçüncüye göz krıptığını ise filmin sonunda anladığımız Cehenneme İki adım, bence kendi kulvarında özel yerini almış.
| 1 |
14,911 |
serinin birinci filmi konu ve sürükleyicilik konusunda daha iyiydi.iki film arasında bir seçim yapacaksanız.birinci film açık ara önde...
| 0 |
14,912 |
bizim şu çevirme olayına hastayım ya cehennime '2' adım :D
| 0 |
14,913 |
İlk önce bu filmdeki olayları anlamak için ilk bölümü izlemiş olmanız gerekiyor zira bu film ilk filmden bağımsız bir film değil. Buna rağmen ilk filmden herşeyiyle çok daha kötü bir film var karşımızda.
| 0 |
14,914 |
birinci ile aynı konuda olması sizi şaşırtmamalı çünkü mekan belli yaratıklar belli. birinci kadar tatmin etmesede başarılı bir devam filmiydi. ancak sırf devamı gelecek diye senaryoyu değiştirmişler.
| 0 |
14,915 |
kız arkadaşımı götürdüm birlikte hoşça vakit geçirmemizi sağladı bu film amacı da bu zaten ve bence amacına ulaştı.. tavsiye ediyorum
| 1 |
14,916 |
Pablo escober rolündeki Benicio Del Toro abimiz tek kişilik ordu olmuş filmde. Yan karakter olan Nick -Josh Hutcherson- kadar duygusuz bir herife rağmen filmi çekip çeviriyor. Hayatını, yaptıklarını bildiğimiz Pablo Escobar'a bu film kesinlikle yakışmamış. Çok çok daha iyi anlatılabilirdi.
| 0 |
14,917 |
ormanda geçen güzel bi film işte izlenir
| 0 |
14,918 |
Orta karar bir Crichton uyarlaması...
| 0 |
14,919 |
Tinto klasiği olduğu kesin ama sıradanlığı konusunda arkadaşa katılıyorum.Popo fetişisti bir yönetmenden de filme yakışır bir afiş yapılmış. :) 6/10
| 0 |
14,920 |
“SENİ CEVİZLİ BAKLAVADAN DAHA ÇOK SEVİYORUM” Bir tarihsel anlatımı film tekniğiyle anlatabilmek sanırım en zor olanı. Tarihin, tarihçilerin anlatımları dışında, tarihlenen olayların tanıklarının da anlatımlarını içeriyor olması bu zorluğun çok yönlü boyutlarına işaret eder. Bu tanıklıkların resmi tarihle hiç bitmeyen mücadeleleri ise önemli bir başka boyuttur. 1915 olayları bu tanıklıkların, üzerinden 101 yıl geçse bile mücadelesine farklı tekniklerle devam ettiğini gösterir. Yönetmenliğini Aren Perdeci ve Ela Alyamaç’ın üstlendiği ve 1 Nisan 2016’da vizyona giren “Yitik Kuşlar” filmi, bahsi geçen mücadelenin film tekniğiyle toplum ve tarih nezdinde tedavi edici bir role bürünmesidir. Yazılı tarihin egemen gücünün toplumun geniş kesimlerine yansıması ve beraberinde getirdiği bellek kaybı, sanatın ve edebiyatın pencerelerini tarihe açtığı ölçüde yeniden kazanılacaktır. Sanat, kendi hedefine doğru evrilirken neyi, nasıl anlatacağını kuşkusuz kendi seçecektir. Sanatın, resmi ideolojiye başat ya da karşıt bir duruş sergilemesi sanatın içinden bakıldığında sorunsuzdur. Ancak, sosyal ya da politik bir gözle bakıldığında eleştirmek kaçınılmaz olacaktır. Öte yandan, bir kurgu filmin asıl derdi tarihsel bir durumu bir belgesel formunda bir bütün içinde sunmaktan ziyade, bir olayın küçük bir kesitini sunmaktan ibaret olabilir. Dolayısıyla, bütün-kesit ilişkisi içinden yapılacak eleştiriler sanatın diliyle yapılan bir anlatımın dışından yapılan eleştiriler olacaktır. Sanırım ki, bütün-kesit ilişkisi, 20. yüzyıl doğa bilimlerindeki, her alana el atan bilimsel yaklaşımın eseridir. Bir doku hakkında bilgi edinmek için nasıl küçük bir kesiti mikroskop altına almak yetiyorsa, tarihsel olayların ne olduğu, tarihsel aktörlerin davranışlarını anlamak için de büyük olayları anlatmak, izlemek gerekmiyor. O tarihsel olayın içinden küçük bir zaman dilimi, güzel sunulmuşsa, çok şey anlatabiliyor. “Yitik Kuşlar” filmi bir tarihsel durumun – resmi ya da değil - küçük bir kesitini çerçeveleyerek bize bütünü gösterebilmesi açısından önemli bir film. Başrollerini Bedo (Heros Agopyan) ve Mariam (Dila Uluca) adlı iki çocuk oyuncunun üstlendiği filmin bize, küçük hikayelerin büyük hikayeye göre dikkat isteyen yoğun bir izleme ile daha derin düşünebilme/görme yeteneği kazandırdığını söyleyebiliriz. Hayatın içinden küçük bir kesit daha çok şiire yaklaşan bir yapıyı ihtiva ettiğinden bu tür filmler; şiir gibi yoğun, billurlaşmış ve özenlidir. İki çocuğun gözünden 1915’te yaşanan Büyük Felaket’e ( Medz Yeğern) ışık tutan “Yitik Kuşlar” filmi, dikkatli bir izleyicinin gözünden kaçmayacak bir tarihselliğin de okunmasını sağlamaktadır. Dikkat edilirse, Bedo ve Mariam’ın prenses-şövalye oyununda mutlu bir altın çağ sunulur. Oysa, klasik ortaçağ edebiyatındaki prenses-şövalye hikayelerinde krallığa saldıran canavarlar vardır. Çocukların oynadığı bu oyunda belirli bir canavar temsilinden söz edemeyiz. Ancak bu canavarın görülmeyen bir el ile bu oyunu bozmaya çalıştığını her izleyici anlayabilir. Bedo ve Mariam’ı gece uykularında korkutan, yatak odalarına girerek onlara rahatsızlık veren ve çocuk masallarında çokça rastladığımız “Öcü” mitosu, hiç de farkında olmadıkları şekilde, bir felaketin gizli başkahramanı olarak simgeselleşecektir. Kötülüğün kaynağı bu canavar: İnsan’dır. Mitoloji, hurafe ve masallardan yararlanılan filmde yönetmenler, gerçekliğin görülmeyen yüzü ile bu masalları harmanlayarak, bir türlü kabullenmek istemediğimiz bir tarihi durumu yüzümüze çarpmaktadırlar. Savaş halinde olan İmparatorluğun son yıllarında, savaşın etkilerinin henüz direkt olarak insanların hayatlarına sıçramamış olduğu Zadig bayramı (Paskalya) öncesinde yemek masasında bayramın kendileri için anlamını ve Tanrı’dan isteklerini dile getiren aile, bir taraftan da askerde olan babalarının yokluğuyla hüzne kapılırlar. İstekleri bellidir. Sevgi, barış ve bereket. Film, yaşanılan tarihsel felaketi arka planda tutarak, Anadolu’nun küçük bir köyünde marangozlukla geçinen bir ailenin iki çocuğunun birbirine karşı duydukları o safiyane sevgi’nin büyüklüğünü sanatsal bir dille anlatır aynı zamanda. Tatlının çocukların anlam ve değer dünyasında bir kıyaslama unsuru olduğunu çok iyi gözlemlemiş olan senarist ve yönetmenler “Seni cevizli baklavadan daha çok seviyorum” cümlesine yer verirken, filmde kardeş sevgisine vurgu yaparlar. Diğer taraftan, bu vurgunun altında başka gizli bir anlam olduğunu düşünmeden de edemiyorum. Martin Luther King’in şu sözleri aklıma geliyor. “Kuşlar gibi uçmasını, balıklar gibi yüzmesini öğrendik; ama bu arada çok basit bir sanatı unuttuk: Kardeş olarak yaşamayı”. Kardeş olarak yaşamanın tadını anlatıyor film, doğa manzaraları eşliğinde çocuk oyunlarımızı eşelerken hafızalarımızda. Bir de yaralı bir kuş var, adı Bacik. Ermenice’de “Öpücük” anlamına geliyor. Kuş figürü Ermeni mitoslarının can damarlarından bir tanesidir. Özellikle Turna kuşu (Grung). Ermeniler tarih boyunca oradan oraya sürüldükleri için, bu göçmen kuşun Ermeni kültüründe hüzünlü bir yeri var. Öyle tahmin ediyorum ki, filmin adının “Yitik Kuşlar” olarak belirlenmesinde de Turna kuşunun etkisi vardır. Ancak, derin bir izlemeyle filmde çocukların gizli mağaralarına – onlar saray diyorlar- giderken buldukları sonradan özgürlüğüne kavuşturulacak olan yaralı kuş bize daha çok; dünyevi olayları yüksek şuurla izle¬menin spiritüellikle mümkün olabile¬ceğini, bir bakıma kuş sembolizmi ile hatırlatıyor olabilir. Yönetmenler Aren Perdeci ve Ela Alyamaç, kötülüğün kaynağında insan olduğunu keşfetmiş, bunu çocuksu sevmenin yüceliğiyle taçlandırmış, tüm hayal kırıklıklarına rağmen sistemin dayattıklarına düşlerinin gücü ile karşı koyan bir film yapmışlardır. Tüm ekibi tebrik ediyor, filmin 1915 temalı başka filmler yapmak konusunda sinemacıları cesaretlendireceğini düşünüyorum. 03/04/2016, İzmir Muraz Miraz Arslan
| 1 |
14,921 |
fantastik bir bond filmi aslında 007 filmi denilemez sanki james bonda göndermelerde bulunan bir ajan filmi gibi desek daha doğru olur 10/7
| 1 |
14,922 |
Polonyalı yaşayan efsane yönetmen Andrzej Wajda'nın en bilinen, en beğenilen filmlerinden biri. Karakterleri, özellikle de Maciek rolünde Zbigniew Cybulski, akılda kalıcı ve dönemin gençliği üzerinde de etki bırakan karakterler. II. Dünya Savaşı sonrasının neredeyse tüm Avrupa'da, en azından Doğu Blok'undaki ülkelerde, gördüğümüz, daha önce pek çok kitaba ve filme konu olmuş karışık dönemleri. Almanlar, Sovyetler, komünizm, faşizm, kendi ülkeleri ve ülkelerinin siyasi-askeri kadrolarının amaçları, genellikle ikiyüzlülükleri arasında kalmış halklarından biri olan Polonyalıların içinde bulundukları durum, bir gün içerisinde, yalnızca birkaç karakter kullanılarak bu kadar güzel anlatılabilirdi. Seyredilmesi ve ardından, veya öncesinden gerekli araştırmaların yapılması gereken, sağlam, çerezlik olmayan sinema eserlerinden bir tanesi.
| 1 |
14,923 |
vasat bir amerikan komedisi..çok kötü değil ama sinemada izlemeye değmez
| 0 |
14,924 |
temiz bir aşk filmine benziyor
| 1 |
14,925 |
Uzak Doğu korku filmlerine her daim şans vermek isterken bu sefer ciddi anlamda hayal kırıklığı yarattı. Neredeyse ezbere bildiğimiz konunun sadece gidiş yönü farklı geldi. Seyrederken gerilim yaratıyor mu? Evet. Lakin sonucunu zaten az çok tahmin ederken korku da bir yere kadar etkili oluyor. Daha yaratıcı senaryolar çıkmalı, alıntıdan uzak durmalı.
| 0 |
14,926 |
Korku filmi mantıksızlıklarını ve aptallıklarını görebileceğiniz zorlama senaryoya sahip bir film. Ama ben yine de çok beğendim çünkü benim en zayıf noktam ışıklandırma, mekan, ses ve atmosfer fazlasıyla iyi.
| 1 |
14,927 |
Ne kadar doğru bir bakış açısı bilmiyorum ancak sanki "45 Years"ı daha iyi özümseyebilmek, yorumlayabilmek, anlamlandırabilmek için, Kate ve Geoff'in yaşlarında ve yaklaşık 45 yıldır evli bir insan olmak gerekiyor. Kesinlikle filmin bu haliyle çok anlamsız olduğunu vurgulamak değil niyetim. Nitekim baktığınız zaman yönetmen Haigh de henüz 42 yaşında. Ancak günümüz gençlerine değil de daha başka bir çağın gençlerine, insanlarına hitap eden bir tarafı var filmin kesinlikle. Çoğu genç sıkılacaktır zaten filmi izlerken, fazla uzun olmamasına rağmen. Olaya çok hızlı bir giriş yapıyoruz ve film boyunca konuşulan tek konu ile filmin henüz 30. saniyesinde tanışıyoruz. Son derece basit bir konu gibi geliyor başta. Ancak dakikalar ilerledikçe aslında hiç de basit olmayan bir konu ile karşı karşıya olduğumuz daha iyi anlaşılıyor. Filmde hiçbir hareket yok, tamamen bir duygu filmi. Hayat, evlilikler, kadın-erkek üzerine bir film. Charlotte Rampling gösterişsiz gibi görünen ancak muhteşem bir oyunculuk ile Oscar'ın en önemli adaylarından biri konumunda. Beklentileri yüksek tutmadan izlenmesi ve bittikten sonra üzerine konuşulması gereken bir film olarak görüyorum.
| 0 |
14,928 |
Maggie's Plan, Greta Gerwig, Ethan Hawke ve Julianne Moore'un başrolünde olduğu modern bir romantik-komedi filmi. Son zamanlarda eleştirmenlerin gözdesi olan bu filmi 6 kişinin olduğu bir salonda izleme fırsatı buldum. Ve büyük bir hayal kırıklığına uğradım. Filmi izlerken salonun yarısı ayrıldı zaten, ben de ayrılmamak için kendimi zor tuttum. Dünya'da çekilmiş bir sürü film olduğunu biliyorum ama benim için Maggie's Plan, şu ana kadar izlediğim en kötü film, ciddiyim. Peki bu film neden çalışmadı benim için? Öncelikle bu filmin hiçbir amacı yok. Ana karakteri canlandıran Greta Gerwig, bebek sahibi olmak istiyor ve o sırada Ethan Hawke'ın karakterine aşık oluyor. Hawke'ın karakteri de Julianne Moore'un karakteriyle evli. Ve nasıl oluyorsa Hawke meğerse Gerwig'e aşıkmış. İkisi birlikte oluyorlar ve bir süre sonra (film tarihini hiç belirtmiyor, bu yüzden bir şey diyemeyeceğim) evli olan Gerwig, niyeyse kocasıyla arasının iyi olmadığını düşünüyor (halbuki çok iyi vakit geçiriyorlar!) ve kocasını eski karısıyla evlendirmeye çalışıyor. Sonu da mutlu bitiyor, spoiler vermeme gerek yok çünkü fragmanını izledikten sonra bile tahmin etmişsinizdir. Film çok sıkıcı ve anlamsız! Diyaloglar, anlamsız şakalar ve dramatik sahneler o kadar göze sokulmuş ki! Halbuki senaryonun çok potansiyeli olsa da, film bunu hiç kullanmamış. Ne bileyim, ana çiftin evlendikten sonra birlikte yaşamasının montajı, ana karakterlerin verdiği konferansları vesaire... Yani önemli ve eğlenceli anları bu film çıkarmış, geriye sadece kendini tekrar eden diyaloglar ve klişe sahneler kalmış. Özellikle de oyunculuklar harcanmış. Greta Gerwig'in The Humbling gibi önceki işlerini pek sevmemiştim çünkü canlandırdığı karakterler biraz sinir bozucuydu, bu filmdeyse oyunculuğu fena değil. Ama ağladığı çok sahne var, 1-2 tane olsa neyse ama birden fazla olunca sinir bozucu olmaya başlıyor. Özellikle Ethan Hawke'ı harcamışlar. Hawke'ın oyunculuğunu ve hatta kişiliğini çok severim, ama bu filmdeki karakterinde oldukça boşluk ve kararsızlık vardı. Filmin senaryosu öyle hiç olmazsa. Julianne Moore'un oyunculuğu iyiydi fakat aksan ile konuşması fazla gereksizdi, seyircinin dikkatini filmden uzaklaştırmış. Maggie's Plan'in dediğim gibi, belli bir amacı yok. İlk 45 dakikası Maggie'nin çocuk sahibi olma çabaları ile geçiyor. Sonraki 25 dakika Maggie'nin evlilik hayatı, sonrası da karman çorman bir şey. Çorba gibi bir sonuç ortaya çıkmış. Özellikle de son 15 dakikası o kadar anlamsız ve saçma ki, salonda içimden "lütfen filmi kısa kes, bundan sonra ne kendini ne de filmi kötü olmaktan kurtarabilirsin!" diye bağırasım geldi. Maggie's Plan'i izlemeden önce, bana göre izlediğim en kötü film Sabit Kanca 2'ydi. Sabit Kanca 2'yi arkadaş ortamında dalga geçerek izleyebilirsiniz, ne kadar saçma olduğuyla ilgili yorum yapabilirsiniz, çünkü filmin amacı o zaten. Üstelik süresi 88 dakika. Ama Maggie's Plan'i hiçbir şekilde izleyemezsiniz çünkü film kendini çok ciddiye alıp ortaya çıkan sonucun aslında güzel olduğunu seyirciye yutturmaya çalışıyor. Her ne kadar kötü olsa da bu film yerine Sabit Kanca 2'yi izlemeyi tercih ederim. Lütfen Maggie's Plan'i izlemeyin. Özellikle de sinemada. Eğer türünün meraklısıysanız ilginizi çekebilir, ama izledikten sonra pişman olacağınıza eminim. Boşa gitmiş bir 98 dakika ortaya çıkıyor çünkü. Kesinlikle tavsiye etmiyorum, hatta eğer 10 üzerinden 1'den daha düşük bir puanlama sistemi olsaydı, bu filme 10 üzerinden 0 verirdim. İzlemekten sakının bence. FİLMİN İYİ YANLARI: + Yok. FİLMİN KÖTÜ YANLARI: - Klişe senaryo, zayıf karakterler, gereksiz sahneler, kötü şakalar, anlamsız sahneler, harcanmış oyunculuklar, amacının belli olmaması... TOPLAM PUAN: 1/10
| 0 |
14,929 |
valla ismi bile gülmekten yarılmama yetiyor ama sadece 10 dakika dayanabildim
| 0 |
14,930 |
ya hadi kendi filmimizle filan dalga geçmeyelim filan diyoruz ama uzay aracında yan sanayide kaynaklandığı belli olan dikiz aynasınınn ne işi var kardeşim..bi de cüneyt arkının dövdüğü uzaylılar o peluşların çiinde çok pişmişler midir acaba güneşin altında onuda merak ediyorum..:)
| 0 |
14,931 |
Aslında bilimkurgu ve 'ciddi' bir film niyeti ile çekilse de bana yıllar geçse bile hala kahkaha attırabilen bir malzeme.Kayaların üzerinde zıplaya zıplaya ivme kazanan ve son kayaya da bastıktan sonra 9G gücü ile havalanan ve sonra 'uzaylı kukla' ların üzerine uçan tekme atarak inen Cüneyt Arkın müthiş gerçekten.Kuklaya yumruk atıp midesini delen, yumruğu kuklanın arkasından çıkan, bir tekme ile kuklanın kafatasını uçuran, antrenman olarak da ayağına bağladığı koca taş parçaları ile zıplamaya çalışan bu 'cesur yürek' Türk büyüğünü hala izliyorum.Sözde uzay mekiği şeklinde düzenlenmiş araçtaki muhabbetlere hiç girmeyelim.Bu uzay mekiklerinin bir tek kornası eksik zaten..Bir ara Cüneyt Arkın’ın üzerine gelen göktaşlarına sellektör yapacağından korktum.Neyseki böyle bir zırvalık olmadı.Beni hala güldürebildiği için 7/10
| 0 |
14,932 |
tamam çekildiği dönemin şartlarına göre değerlendirirsek gene kurtarmaz denemişler eyvallah ama bari türüne komedi yazsaydınız kardeşim:))bunudamı haketmiyor bu film:))komediyse 10 üzerinden 11 değilse 10 üzerinden 2 verdim:))o da cüneyt arkının hatrına
| 0 |
14,933 |
bunun bide oğlu vardı dimi:D?
| 1 |
14,934 |
Dandini dandini dastana ninnisiyle başlayan bir yabancı film ilginç tabi. Ninni sonra eni konu gerilim müziğine evriliyor.
| 0 |
14,935 |
Yapımı, yazımı ve yönetimi ile Müjdat Gezen'e ait olan film tam anlamıyla bir sistem komedisi ! Atla Gel Şaban, Kılıbık tarzı Kemal Sunal filmleri gibi güçlü eleştiriler, göndermeler içeriyor ve kahkalarla güldürüyor. Cennet Mahallesi dizisinden bu yana hasret kaldığımız Müjdat Gezen bu filme tadı damağımızda kalan bir oyunculuk sergiliyor.Filmin sonunda seyircisine bir de güzel sitemini yapan üstat tabiri caizse vizyona iyi gelecek! İyi seyirler. 4/5
| 1 |
14,936 |
cok da olmasa da fena sayılmayacak bır fılm lındsay lohan ın oyunculuğu bayağı ıyılesmıs gıdılmeye değer
| 0 |
14,937 |
valla en güzel sahne kızın parmaklarının üstüne buz koyup işkenceyle sıkıştırıo morarıyo falan parmaklar o bzu kaldırırken bütün parmak derileri kalkıo ıyyyy ellerimi çok sefiom ben yaaaa
| 0 |
14,938 |
Çok kötü bir film. İzlemezseniz hiçbir şey kaybetmezsiniz inanın...
| 0 |
14,939 |
filmin ilk sahnesinden itibaren başlayan ipuçları tüm kararlılığı ile filmin sonuna kadar devam ediyor.. tabi olayı ilk yarım saatte çözünce artık film komedi oluyor ister istemez.. 2 farklı karakter olduğu filmin başından sonuna kadar mavi ve kırmızı renkleri ile gözümüzün içine sokula sokula anlatılmış. seri katilin ellerindeki mavi bulaşık eldiveni kılıklı şeylerin FBI ajanlarının elinde de görüldüğü sahne bittiğim sahnedir :) sadece striptiz klubünün ışıklı tabelasındaki dansçı kızın el ve bacak ayrıntısı hoşuma gitti.. Bu konudan eminimki güzel bir gerilim filmi çıkardı, bu film olmamış.. sakın izlemeyin !!!!
| 0 |
14,940 |
ben ii olan yorumlara katılmıyorum...bu film beni çokk sıktı ve hiçde keyif almadım..
| 0 |
14,941 |
Film hakkında dinlediklerim beklentilerimin yüksek ollmasına sebep oldu ancak beklentilerimi karşıladı diyebilirim.Katie Holmes bence filme çok yakışmış.Oyunculuklar da yönetmenlik de çok iyi diyebilirim.
| 1 |
14,942 |
70 dakikalık kısacık bir film, ama biraz daha uzun olsa çok sıkıcı olurmuş. Çok kısır bir konu üzerine çekilmiş, filmin türkçe adından da anlaşılacağı gibi şükran gününde davet ettiği ailesine yemek hazırlayan kızın başına gelenler ve de yaşanan duygusal anlar.. İzlemezseniz bişey kaybetmezsiniz (5,5/10).
| 0 |
14,943 |
bu filmi begenecegimi hic aklimdan gecirmemistim hatta onume 10 film koysalar en son bu filmi izlerdim ama gariptirki film dort dortluk degil ama bastan sona beni hic sikmadi keyif bile aldim tavsiye edilir
| 0 |
14,944 |
Dün gittik izledik, ne konu var ne espiri murat şekere sesleniyorum buradan lütfen murat bey bir daha komedi filmi falan yapmayın, sinemaya gidip izlenmeye değmeyecek kadar kötüydü bazı arkadaşlar gülmekten koltuktan falan düştüklerini iddia ediyorlar enteresan
| 0 |
14,945 |
çok basit vasat, film çekmek için yapılmış filmlerden, zaman kaybı paranıza yazık..4/10
| 0 |
14,946 |
fragmanı izledim ve çok eğlenceli görünüyor, oyuncular ve konuşmalar çok komik. kaçırmamak lazım hele ki bir şevket çoruh hayranıysanız=)
| 0 |
14,947 |
Hastasıyız Dede..... yani.. boş kafa gidersen bişey anlamazsın. anlayan anladı :)
| 0 |
14,948 |
klasik jennifer aniston komediy aşk filmi.. zamanınız varsa izleyin derim.. buna benzer birçok film izlediğinize emin olabilirsiniz woody harrelson da varmış izliyim o zaman dedim ama izlenmesede olurmuş
| 0 |
14,949 |
izlemesi çook zevkli çok keyifli
| 1 |
14,950 |
yani bo bos bos..sevimli bir yani var ama inanin neden yapilmis anlayamadim..zaman kaybi...hayir hayir..secgilisinden ayrilmis bolsukta kadinlar icin cikolata esliginde bos bir film demek daha dogru
| 0 |
14,951 |
Eğlenceli,romantik,konusuna göre ise bence düşündürücü bir filmdi.Filmin sonunu da son olarak çok beğendiğimi eklemek istiyorum.Bu tarz film seven arkadaşlara tavsiye edebileceğim filmler arasında.. 10/7.5
| 1 |
14,952 |
Güneylilerintarafını tutması,ırkcılıgı merkezine alıp onu yüceltme cabası göstermesi,film içindekiözgürlük .birlikve bütünlük kavramlarının üstünde özellikle durması,Amerikanlık düşüncesinin degişik ulusları bir araya getirilerek olusturması Klu Klux Klan propagandası yapması gibi derin mevzulara dokundurmalarının yanında kurgunun kurumsal gelişimine,farklı yaklaşımların kurguya kattıkları yeniikleriyle sinema tarihinin merkezinde bulunan devrim niteligindeki önemli yapıtlardan.
| 1 |
14,953 |
Güzel değildi beğenmedim sıkıcı ve gereksizdi... keşke bu kadar uzatıp boş boş konuşacaklarına azcık gerilim veya aksiyon koysalarmış o zaman hikaye kurtarırdı. Ama maalesef izlenecek bişey yok.
| 0 |
14,954 |
Filmin korkutma ve ürkütme potansiyeli ilk iki filme göre biraz daha zayif gibi görünse de içerdigi yeni sahneler ve efektlerle kendini heyecanla izletmeyi basariyor. Senaryo olarak görüyoruz ki bütün bu olaylarin bir baslangiç nedeni varmis. Açikcasi 5 milyon dolar bütçe ile çekilip 200 milyon dolarin üzerinde hasilat birakan bir filmden sonra serinin devaminin gelmesini de beklemek pek yanlis olmaz. Nasil ki Testere serisi bitmek bilmedi, burada da senaryoyu uzattikça uzatabilir. Kaldi ki bu konsept ile sayisiz devam filmi çekmek mümkün. Katie yerine bir baskasi veya baskalari olabilir. Filmde kullanilan efektler baslangiçta basit ve ucuz gibi görünse de ilerleyen anlarda "vay be nasil yapmislar" dedirtecek sahneler gelmeye basliyor.
| 0 |
14,955 |
Yeni bir şeyler sunmuyor seyirciye . Yer yer geriyor , kendini izletiyor da ilk filmin üzerine en ufak bir şey koyamıyor . Keşke hiç devamı çekilmemiş bir film olarak kalsaydı 'Paranormal Activity (2007)' ... 5/1.5 ...
| 0 |
14,956 |
gündüz izleyince pek bişi olmuo ama gece anlatamam..yani coq ürpertici:))
| 1 |
14,957 |
Oyunculuklar çok kötü. Samuel Jackson için bile izlenmez. Senaryodaki mantık hatalarını saymıyorum bile. Konu basıt. Vakit ayırmayın.
| 0 |
14,958 |
Flimin kopyasını alıp seyrettim çekim iyi sayılır. Jason bu sefer gelecekte 21. yy da dehşet saçıyor. Artık bu kadar yeter son flimde Jason yeniden çocuk olmuştu. Şimdi yeniden nasıl diriltebiliyorlar anlamıyorum. Üstelik flim diğer bölümdekilerin aksine daha fazla kan ve dehşet içeriyor.
| 0 |
14,959 |
Tüm filmleri izlemiş biri olarak bu en rezaletiydi diyebilirim,film demeye bile dilim varmadı zaten seri de olan new bloodla birlikte git gide saçmalaşıp,iyice rezil haller almaya başladı.İzlenmez kesinlikle 3/10
| 0 |
14,960 |
Jason yine hiç durmadan öldürüyor ama uzayde geçmesi sanki hiç olmamış gibi. Nebileyim alıştık Jason'ın kristal göldeki cainayetlerine. Filmi sanki Alien'A benzetmeye çalışmışlar. Keşke bunu çevirmeselerdi. Devamı yapılırsa nasıl yapılır. 6/10 Bu puanı vermemin sebebi Kane Hoodler'ın yeniden Jason karakterine bürünmesidir.
| 1 |
14,961 |
Artık saçmalamaya başladılar dedirttiren bir seri daha. Diğer tüm serisi gibi bu da çok saçma ama yine de insan izliyor işte.
| 0 |
14,962 |
Bu filmden pek birsey beklemesem de beni sasirttigini söyleyebilirim . Izlenmeli !
| 0 |
14,963 |
Görsel efektlere tonla para saymadan da iyi iş çıkartılabileceğini gösteriyor.Bu özelliğiyle 'Vampir Cehennemi' filmiyle çok ortak noktası olduğunu söylememiz yanlış olmaz.Ara ara devlet politikalarına sıkı göndermeler yapıyor,zaman zaman polisi hedef alıyor.Ama finalde kahramanımızın Birleşik Krallık bayrağıyla kurtulması nasıl bir ironi,çözemedim.Zevkle izlenebilir...6,5/10
| 0 |
14,964 |
Aynı kadrosu gibi çok dinamik,çok enerjik.Su gibi akıp gidecek zevkli mi zevkli bir doksan dakikası var bu dinamizmle ne kadar uzun olursa olsun sıkılmak yine mümkün olmazdı.Joe Cornish ilk sinema filminde çektiği usta işi,enfes sahnelerle (koridordaki sis sahnesi mesela) filmin kalitesinin baş mimarı kesinlikle.2011'in en iyilerinden ve ileriki yıllarda sürekli hatırlanacak,konuşulacak filmlerden.
| 1 |
14,965 |
Simon Pegg, Nick Frostun başını çektiği bir gurup ingiliz sinemacı önce Zombilerin şafağı sonra Hot Fuzz en sonda paul filmlerini çektiler filmlerin ortak noktası onlarcasını izlediğimiz klişe filmlerin oldukça eğlenceli bol göndermeli komik versiyonları olmalarıydı.Zombilerin şafaği yüzlerce zombi filmine, Hot Fuzz tüm polisiye aksiyon filmlerine, paul ise spielberg filmleri olmak üzere tüm uzaylı, yaratıklı bilimkurgu filmlerine güzel taşlamalardı.Daha önceki filmlerin yapım kadrosunda bulunan Joe Cornish, Edgar Wright, Simon Pegg gibi isimlerin yokluğunda Nick Frost ve bir dolu çocuk oyuncuyla hem Londra sokaklarına hem ingiliz polis teşkilatına hemde istila filmlerine harika göndermeler, sert taşlamalar eşliğinde çok dinamik eğlenceli bir film yaratmış.Açıkçası diğer üç filmden çok dinamik olduğunu, çok daha akıcı anlatımı, bitmek bilmeyen eğlencesiyle hem serinin hemde yılın en iyi filmlerinden biri.
| 1 |
14,966 |
burdakı yorumlara bakınca rec gıbı otostopçu gıbı aksıyonlu heyecanlı surukleyıcı bırsey bekleyecegınızı sanırsanız ama uzak durun....... kesınlıkle en berbat turk fılmlerını mumla aratan cıns basıt okul odevı gıbı sankı 10 yasındakı cocuga fılm cek demısler oda gıtmıs korku fılmlerının klıselerını toplamış kameraya çekmıs.. kamera kullanımı kotu.konusu klıse .seytanın oglu fıkrını orjınal bulanlar hıc korku gerılım ızlememıs bellıkı.nesı mantıklı bu fılmın.kendı ıcınde bıle mantıgı yok..muzıkler 50 yıl oncekı fılmlerden kalma.vahset otel fılmınden araklama gıbı. hep aynı karanlık atmosfer ıssız bır ev.manyak bır cocuk.yanı fılm o kadar kotu kı? 2 puan verdım nedenı ıse; belkıde dvd ızlemıs olmam.100 bolumluk sıkıcı bır turk dızısının herhangı bır bolumu ızlmek gıbı uzadı da uzadı.zaten fılmın 1 saatı bomboş.son 20 dakka hareket. Sakın ızlemyın uzulursunuz...burdakı tek dogru yorumcu goruyom kendımı..yazık ya ınsanları aptal yerıne mı koyuyorsunuz??
| 0 |
14,967 |
Klasik konudan daha farklı bir film. 2. yarıda gerilim artıyor. ben bir filmi izlerken hadi hadi demeye bayılıyorum. buda öyle bir film.
| 1 |
14,968 |
arkadaslar öncelikle sunu belireyim bu sadece konser baska birsey yok bu bir konser:)bunu kabul ettiniz ve hala gidecegim diyorsanız o zamn sorun su oluyor herkesin alkısladıgı bagırıp cagırdıgı bir konser oramındasınız ama orası sinema ve sessiz olmanz gerek bu ironi içinde izlemek cidden zor :)
| 1 |
14,969 |
Puan olarak 1 yıldız verdim yarım yıldız olsa hatta çeyrek yıldız keşke... öylesine gereksiz diyalogları olan bir film ... Hani emeğe saygı deriz laf,,,, bunu yazan yazıyor çeken çekiyor da oynayan demiyor mu abi bu ne yaaaa=???
| 0 |
14,970 |
bu olayı denizliye getirmeyen insanlara bi laf sölemek istemıyorum....evet evet yorumum bu:)
| 0 |
14,971 |
Çok güzeldi gerçekten ama bana kısa geldi... Gerçekten o atmosferi yakalayabilmek açı-sından teknoloji çok büyük aşama kaydetmiş. Keşke Led Zeppelinin Deep Purpleı da böyle izleme şansımız olsaydı.Özellikle without you çalarken bağırmamak için kendimi zor tuttum.Çok kıskandım o konserde olanları...
| 1 |
14,972 |
bu filmin akıllarda kalan müziği,steve mc Queen ve faye dunaway'in oyunculukları kıvamındadır.keyifli bir filmdi.
| 1 |
14,973 |
Tiyatroda gayet güzel ama sinema da çok iyi olmamış , fazla uzun
| 0 |
14,974 |
Filmin basarisi tamamen oyuncu kadrosu ve bunlarin tam yerinde kurgu içine güzelce yerlestirilmis bir sekilde bunu destekleyen diyaloglarla öne çikartilmis olmasi
| 0 |
14,975 |
gerçekten kötü bir film , dramatürji açisindan rezalet , Judie foster bile kötü oynamis
| 0 |
14,976 |
Hayatın içinden farklı insan manzaraları.Kızıyla yaşadığı tartışma sonucu kızının evi terk etmesine yol açan ve bundan suçluluk duyan alkolik bir baba.(Anthony Hopkins).Kızından bir daha haber alamıyor ve hayatından endişe ediyor.Kızını ararken yaptığı bir uçak seyahati sırasında yanında oturan genç kızla tanışıyor.Hava muhalefeti yüzünden uçağın rötar yapması sonucu beraber yemek yemeye karar veriyorlar.Yanlış anlaşılmasın kıza gayet babacan şekilde yaklaşıyor.Yaşlı adam yemek randevuna geç kalınca,kız buluşma yerinde başka bir adamla tanışıyor.Hapishaneden yeni çıkmış,cinsel eğilimleri yüzünden hüküm giymiş bir suçlu.Toplum içinde kendine hakim olmakta zorlanan bu yüzden yalnız kalmak istemeyen bir sapık. Kendisinde yaşça küçük bir adamla yasak ilişki yaşayan evli bir kadın.(Rachel Weisz).Kocası (Jude Law) aldatıldığından bihaber.O da çıktığı bir iş gezisinde karısını bir fahişeyle aldatmayı planlıyor. Ancak yapamıyor,yüzüne gözüne bulaştırıyor. Fahişelik yapan kadının internet sitesinde profili var.Ve müşteriler tarafından yorum yapılıp tavsiye ediliyor.Fahişelik yapan kadının güzel ve masum bir kız kardeşi var.Her randevuya ablasıyla birlikte gidiyor.Ve ablası çıkana kadar onu bekliyor.Bir seferinde ablasını beklerken,ablasının otelde beraber olduğu karanlık işler yapan adamın sağ koluyla tanışıyor.Adam,kıza kendisini özel şoför olarak tanıtıyor.Sohbet etmeye başlıyorlar.Adam, kızın masumiyetinden etkileniyor.Kız da adamdan hoşlanıyor. Ve masum genç kız hiç yapmayacağı bir şey yapıyor.Ablasını ve her şeyi geride bırakıp hiç tanımadığı bir adamla beraber gidiyor. Sonuç olarak bir kesişen hayatlar hikayesi...Ancak bence yönetmen hayatları kesiştirme konusunda pek başarılı olamamış.Hayatlar birbirine teğet geçmiş.Film ,farklı hikayeler anlatan bir kaç kısa filmden oluşuyor sanki.Filmler arasındaki bağlantı kopmuş.Senaryoda bütünlük yok.Bu yüzden etkisini yitirmiş bir film.
| 0 |
14,977 |
south park tan bu yapımıda izleme şansım olur umarım ülkemizde...
| 1 |
14,978 |
:DD ilginç bir çalışma :DD çok komik ya 10/9
| 1 |
14,979 |
Ne değinmek istediği kadın hakları,ne Charlotte ve Mortimer ilişkisi,ne de malum icadın keşfedilme sürecine hakkıyla eğilemeyen,bunların altında ezilmiş bir görüntüsü var filmin.Bu konuların hepsi alelacele işlenip sonuca bağlanmış.Olmamışlık hissini yoğun yaşatan filmlerden ama her şeye rağmen hoş,amaç romantik komedi izlemekse beklenti eşiği düşeceğinden daha iyi bir filme dönüşebilir.
| 0 |
14,980 |
güzel bir filmdi .korku gerilim geçsede dram filmiydi .film genel olarak güzeldi .baştan sona sıkmadan izletti . oyunculuklarda fena değildi .kurgusu çok özgün olmasada iyi yansıtılmış bence senaryoda eksiklikler vardı .
| 0 |
14,981 |
neden adamın babası böyle bir şey yaptı ,sondaki kadın angie öldümü sanki adam öldükten sonra yatakta uzandığı sahnede yaşadığını gördük ve durumuda iyiydi .fakat psikopat adam için toprtak kazdığında iki kişilik kazmışdı orayı tam çözemedik
| 1 |
14,982 | 0 |
|
14,983 |
Berbat bir film...... 1 yıldızı bile hak etmiyor ...seans ortasında salon boşaldı 2.yarıya girmeyen çok kişi oldu.
| 0 |
14,984 |
Blair Cadısı 2,sürprizler doluyu sürükleyici bir gerilim.Finali çok başarılı.İlkinin sevmemiş olanlar bu bölümünden daha hoşnut kalacaklardır o kesin...
| 0 |
14,985 |
2 kere gittim ve niye kimse beğenmedi anlamadım..gayet başarılı, rahatsız edici derecede gerilimliydi..
| 1 |
14,986 |
ama o sonu neydi öyle ya oson için ben 8 puan veririmm çektikleri videolar deqisitirlmistii:D
| 1 |
14,987 |
filmi bende begendim , karanlik bi olgusu var cekim onemli degil bence ortaya cikan is beni etkilemeyi ve ona kendimi kaptirmami sagliyor ise sorun yok ben begendim yakin zamandada ilk filmini izleyecegim
| 0 |
14,988 |
Kesinlikle hayal kırıklığı bir film. Birçok kişi gibi 'Ya aksiyon yoktu, hareket yoktu' serzenişinde bulunmicam. Filmin ağır bir film olduğunu bilerek gittim. Ki ağır filmleri çok severim. Ama birşey anlatması kaydıyla. Bu film hiçbir şey anlatmıyor. George Clooney hakikaten iyi oynamış. Tavırları, mimikleri başarılıydı. Ama film boş. Filmin derdi nedir, ne anlatmak istiyor belli değil. İşinden memnun olmayan, mutsuz bir tetikçi profili çizmeye çalışmışlar. Ama konu bir yere varmıyor. Her an acaba nereye varacak, ne olacak diye merak ediyorsunuz ama bir şey olmyor. Bence tamamen zaman kaybı.
| 0 |
14,989 |
Güzel görüntülerle birleşen filmin seneryosu biraz zayıf bence, daha güzel bir film çıkabilirdi ortaya. Ama yinede görüntüler güzeldi bence.
| 1 |
14,990 |
Violante Placidoyeni yeni bir yüz..daha popüler filmlerde oynamalı..aksiyon sahneleri biraz daha fazla olsa çok daha iyi olurdu..10/7
| 0 |
14,991 |
Öncelikle izlediğim en iyi filmlerden birisi diyebilirim.Centilmenin konusuna bakıp bunun da bir aksiyon filmi olduğunu düşünenler kesinlikle yanılacaktır.Çünkü filmde geçmişinden ve yaptığı karanlık işlerden bir türlü kurtulamayan bir tetikçinin iç dünyası anlatılıyor.İşinde usta bir tetikçinin vurdulu kırdılı aksiyon sahnelerinden çok,artık kendi özgürlüğüne kavuşmak istemesi,yaşadığı yalnızlık ve içinde bulunduğu psikolojik durum ele alınıyor.Olaya birde bu açıdan bakalım dedirten bir film.Filmin dinginliğine karşı George Clooneynin oyunculuğu muhteşem!! Filmde diyaloglar çok az olduğu için Clooneynin işi zorlaşıyor.Ama Clooney sustuğu sahnelerde bile gerek bakışlarıyla gerek duruşuyla o kadar çok şey anlatıyor ki..Yalnızlığa alışmaktan başka çaresi olmayan bir tetikçinin insani duygularını çok güzel bir şekilde perdeye yansıtıyor.Filmdeki mekanlar çok güzel.Önce bir isveç manzarası daha sonra bir italyan kasabası.Filmin yönetmeni Anton Corbijn aynı zamanda işinde çok iyi bir fotoğrafçı.İşin içinde böyle bir yönetmen olunca filmin görsellikten uzak oması beklenemez.Bence izlenmesi gereken oyunculuğun zirvede olduğu mükemmel filmlerden birisi.Hayatımız sadece aksiyondan ibaret değil.Filmin dinginlğinden yakınanlar oldukça yanılıyor.İnsanın iç dünyası,duyguları aslında hayatımızın en önemli yerini oluşturmaz mı? Filmlerin de yeri geldiğinde hayatlarımızdan kesitler olduğunu düşünürsek kaçırılmaması gereken bir film diye düşünüyorum.
| 0 |
14,992 |
Esimle bir heyecan gittik ama pisman olduk filmin son saniyesine kadar hala bir umid bekledik bir aksiyon olur diye ancak nafile, sadece ilk dakikada bir WOW var onun disinda paraniza yazik gitmeyin derim.
| 0 |
14,993 |
tam bi hayal kırıklığı ne bir aksiyon ne bir görsel efekt yani tamamen vakit kaybı...
| 0 |
14,994 |
Ben filmi bugün izledim ve oldukça beyendim. gerek oyunculuklar gerek şehirler çok hoştu. film afişine baktığınız zaman aksiyon filmi gibi görülebilir ama bu daha çok aşk filmiydi. Erotizm filmde fazla abartılı olsada bence bir çok aşk filmlerinden güzeldi.
| 1 |
14,995 |
Her hafta sinemaya gidiyorum ve birçoğuna yorum yazmıyorum ama bu filmle özellikle yazmak istedim. Çünkü öfkeliyim! Bu film belkide son 5 senede sinemada izlediğim en kötü filmdir. Sürekli bir şey olacak mı diye merak ediyosunuz fakat o 'şey' hiçbir zaman olmuyor. Hayatım boyunca izlediğim en sessiz filmdi. Ne aksiyon ne aşk var. Bu filme aşk filmi diyenler önce 'aşk' ın ne olduğunu araştırsılar. Her hafta aynı hayat kadınına gidip ilişkiye girmek aşk değildir.
| 0 |
14,996 |
vasat bile denmeyecek kadar kötü.konu bi anda sacma sapan bi bilimkurguya dönüstü.en iyisi izlemeyin...
| 0 |
14,997 |
film mükemmel anlamayanlar bos konusmasın 10/10 film herkese göre bir film degil zaten romandan uyarlama önce size donnie darkoyu seyretmenizi sonrada bunu seyretmenizi öneriyorum herkes bu filmden ve richard kellyden anlayamaz zaten bunu herkesten ne ben nede richard kelly bekliyor
| 1 |
14,998 |
Açıkcası film neden bu kadar kötü yorumlar almış çok fazla anlayamadım.İlk önce yorumları okuyunca ben bu filmi izlemesem mi demiştim kendi kendime fakat sonra iyi ki izlemişim..Cameron Diazı böylesine farklı bir rolde görmek gerçekten benim için hem şaşırtıcı hemde güzeldi.Diazın gerçekten bambaşka bir havası var.Her açıdan insan gözlerini alamıyor.Kendisini drama türü filmlerde daha sık gördüğümüz için başlangıçta biraz teraddütlü izledim fakat fark ettim ki kendisi bu tarzda da oldukça başarılı.Mimikleri,tavırları çok iddalı.Filmin konusu ise bana göre yine alışılmışın dışında insanoı ilk 5. dakika da içine alıyor ve de merakla izlemeye başlıyorsunuz.Filmin konusu ve de sonu bence çok alışılmışın dışında.Ben filmi çok beğendim, izlemek isteyen arkadaşlara tavsiye de ederim.İyi seyirler ...
| 1 |
14,999 |
Film insanı düşünmeye ve kafa yormaya sevkediyor.Zaten Richard Kellynin bütün filmlerinde bu görülüyor.Özellikle gizemiyle film sizi iyi bir sarıyor.Sonda herzamanki gibi başarılı.7/10
| 0 |
Subsets and Splits
No community queries yet
The top public SQL queries from the community will appear here once available.