Datasets:
gowitheflow
/
parallel-tatoeba-deduplicated

Dataset card Data Studio Files
xet
Community
english
stringlengths
2
1.48k
non_english
stringlengths
1
1.45k
language
stringclasses
49 values
Mary isn't my girlfriend. She's my sister.
Mary benim kız arkadaşım değil. O benim kız kardeşim.
en-tr
It was very hard to swim across the river.
Nehri yüzerek geçmek çok zordu.
en-tr
Tom soon discovered what the problem was.
Tom kısa süre sonra sorunun ne olduğunu keşfetti.
en-tr
Tom shaved his head when he lost the bet.
Tom iddiayı kaybedince kafayı sıfıra vurdu.
en-tr
Tom often forgets where he leaves things.
Tom sık sık eşyaları nereye bıraktığını unutur.
en-tr
Tom is working the night shift this week.
Tom bu hafta gece vardiyasında çalışıyor.
en-tr
Tom doesn't know where Mary's gloves are.
Tom Mary'nin eldivenlerinin nerede olduğunu bilmiyor.
en-tr
Tom didn't plant enough onions this year.
Tom bu yıl soğan ekmedi.
en-tr
We need to have a discussion about this.
Bunu tartışmamız gerekiyor.
en-tr
Tom wouldn't tell the stranger his name.
Tom yabancılara adını söylemezdi.
en-tr
Tom doesn't know where Mary's socks are.
Tom Mary'nin çoraplarının nerede olduğunu bilmiyor.
en-tr
Tom bought a condominium near the beach.
Tom plaja yakın bir siteden ev aldı.
en-tr
Tom was accused of being a peeping Tom.
Tom dikizcilikle suçlandı.
en-tr
Tom should be able to fix the computer.
Tom bilgisayarı tamir edebilmeli.
en-tr
Tom says that's nothing to worry about.
Tom endişelenecek bir şey olmadığını söylüyor.
en-tr
Tom is getting ready to go on vacation.
Tom tatile gitmek için hazırlık yapıyor.
en-tr
Tom is always making the same mistakes.
Tom hep aynı hataları yapıyor.
en-tr
Tom doesn't like people staring at him.
Tom insanların kendisine bakmasından hoşlanmaz.
en-tr
Tom was one of the bad kids in school.
Tom okulun haylazlarındandı.
en-tr
Tom tied Mary's hands behind her back.
Tom, Mary'nin ellerini arkadan bağladı.
en-tr
Tom needs to be here all day tomorrow.
Tom'un yarın tüm gün burada bulunması lazım.
en-tr
Tom is rarely at home in the afternoon.
Tom gündüzleri nadiren evde olur.
en-tr
Tom got on my case for not doing that.
Tom bunu yapmadığım için fırçaladı beni.
en-tr
Tom bought three jars of dill pickles.
Tom üç kavanoz salatalık turşusu aldı.
en-tr
Neither Tom nor Mary has changed much.
Ne Tom ne de Mary çok değişti.
en-tr
Tom seems pretty irritated right now.
Tom şu anda oldukça sinirli görünüyor.
en-tr
Tom is getting ready to go somewhere.
Tom bir yere gitmeye hazırlanıyor.
en-tr
Tom wants to become a famous artist.
Tom ünlü bir sanatçı olmak istiyor.
en-tr
Tom tried to sleep, but he couldn't.
Tom uyumaya çalıştı, ama uyuyamadı.
en-tr
Tom smelled like he'd been drinking.
Tom içki kokuyordu.
en-tr
Tom seems to be scared of something.
Tom bir şeyden korkmuş gibi görünüyor.
en-tr
Tom lives around the corner from me.
Tom'un evi bana çok yakın.
en-tr
Tom isn't yet as tall as his mother.
Tom henüz annesi kadar uzun boylu değil.
en-tr
Tom isn't driving his own car today.
Tom bugün kendi arabasını sürmüyor.
en-tr
Tom is very active in the community.
Tom toplulukta çok aktif.
en-tr
Tom is just trying to be respectful.
Tom sadece saygılı olmaya çalışıyor.
en-tr
Tom has trouble hiding his feelings.
Tom duygularını saklamakta zorlandı.
en-tr
Tom has decided to go to law school.
Tom hukuk okumaya karar verdi.
en-tr
Tom had a black car three years ago.
Tom’un üç sene önce siyah bir arabası vardı.
en-tr
Tom grew up in a single-parent home.
Tom tek ebeveynli bir ailede büyüdü.
en-tr
Tom doesn't like driving after dark.
Tom gece araba sürmeyi sevmez.
en-tr
Tom and John aren't identical twins.
Tom ve John tek yumurta ikizi değil.
en-tr
Tom isn't a very good car mechanic.
Tom iyi bir oto tamircisi değil.
en-tr
Tom is changing in the locker room.
Tom soyunma odasında üstünü değiştiriyor.
en-tr
Tom has been hiding things from us.
Tom bizden bir şeyler saklıyormuş.
en-tr
Who could possibly have done this?
Bunu kim yapmış olabilir?
en-tr
Tom kicked his locker door closed.
Tom dolabının kapağını tekmeleyerek kapattı.
en-tr
Tom isn't someone we should trust.
Tom güveneceğimiz biri değil.
en-tr
Tom has finally landed a good job.
Tom nihayet iyi bir iş buldu.
en-tr
Tom got caught stealing something.
Tom bir şey çalarken yakalandı.
en-tr
Tom filled his canteen with water.
Tom matarasına su doldurdu.
en-tr
I don't remember very much French.
Fransızcadan aklımda fazla bir şey kalmadı.
en-tr
Tom wasn't able to think clearly.
Tom açık biçimde düşünemedi.
en-tr
Tom sleeps in the master bedroom.
Tom ebeveyn yatak odasında yatıyor.
en-tr
Tom outlived all of his children.
Tom bütün çocuklarını gömdü.
en-tr
Tom never tried doing that again.
Tom bunu yapmaya bir daha asla yeltenmedi.
en-tr
Tom isn't going to a good school.
Tom iyi bir okula gitmiyor.
en-tr
Tom is a freshman in high school.
Tom lise 1'de.
en-tr
Tom has been waiting in line.
Tom kuyrukta bekliyor.
en-tr
Tom has been disrespectful to me.
Tom bana saygısızlık etti.
en-tr
Tom gave a speech in class today.
Tom bugün sınıfta bir konuşma yaptı.
en-tr
Tom didn't want to cause trouble.
Tom soruna neden olmak istemedi.
en-tr
I can't help but worry about Tom.
Tom için endişelenmemek elimde değil.
en-tr
Don't waste your time asking Tom.
Tom'a sormakla zamanını harcama.
en-tr
Tom wouldn't show up here again.
Tom buraya gelmez bir daha.
en-tr
Tom will likely do that for you.
Tom senin için bunu yapacaktır muhtemelen.
en-tr
Tom went out to get some donuts.
Tom donut almaya dışarı gitti.
en-tr
Tom sometimes gets into trouble.
Tom bazen başını belaya sokuyor.
en-tr
Tom might be a few minutes late.
Tom birkaç dakika geç kalabilir.
en-tr
Tom is sitting in the front row.
Tom en ön sırada oturuyor.
en-tr
Tom is clipping his fingernails.
Tom el tırnaklarını kesiyor.
en-tr
Tom is a volunteer fire fighter.
Tom bir gönüllü itfaiyeci.
en-tr
Tom was nice enough to help me.
Tom incelik gösterip bana yardım etti.
en-tr
Tom was here earlier this week.
Tom bu hafta buradaydı.
en-tr
Tom used to be a fighter pilot.
Tom eskiden savaş pilotuydu.
en-tr
Tom isn't a very good musician.
Tom çok iyi bir müzisyen değil.
en-tr
Tom is pretty grumpy right now.
Tom şu an fena halde huysuz.
en-tr
Tom is only in the third grade.
Tom henüz üçe gidiyor.
en-tr
Tom is busy helping a customer.
Tom bir müşteriye yardımcı olmakla meşgul.
en-tr
Tom is a volunteer firefighter.
Tom gönüllü bir itfaiyeci.
en-tr
Tom is a very good electrician.
Tom çok iyi bir elektrikçidir.
en-tr
Tom has bought another bicycle.
Tom başka bir bisiklet aldı.
en-tr
Tom couldn't pay all his bills.
Tom tüm faturalarını ödeyemedi.
en-tr
Tom began to hit me for no reason.
Tom durduk yerde bana vurmaya başladı.
en-tr
What you said really hurt Tom.
Söylediklerin Tom'u gerçekten incitti.
en-tr
Tom went to speak to his boss.
Tom patronuyla konuşmaya gitti.
en-tr
Tom is lying about his weight.
Tom kilosunu doğru söylemiyor.
en-tr
Tom is holding a baseball bat.
Tom bir beyzbol sopası tutuyor.
en-tr
Tom is a motivational speaker.
Tom motivasyon konuşmacısıdır.
en-tr
Tom has never been to a dance.
Tom hiç dansa gitmedi.
en-tr
Tom has been allowed to drive.
Tom'un araba kullanmasına izin verildi.
en-tr
Tom gets bullied all the time.
Tom herkesin şamaroğlanı durumunda.
en-tr
Tom can tie his own shoes now.
Tom artık ayakkabılarını kendisi bağlayabiliyor.
en-tr
Tom apologized for doing that.
Tom bunu yaptığı için özür diledi.
en-tr
Tom will do that differently.
Tom bunu daha farklı yapacak.
en-tr
Tom will do anything you ask.
Tom ne istersen yapacaktır.
en-tr
Tom was obviously distracted.
Tom'un aklı tamamen başka yerdeydi.
en-tr
Tom rode his horse to school.
Tom okula atıyla gitti.
en-tr
Tom is a pretty good teacher.
Tom çok iyi bir öğretmendir.
en-tr
Tom is a freshman in college.
Том першокурсник в інституті.
en-uk