tr
stringlengths 3
2k
| en
stringlengths 5
2k
| sco
float64 1
1
|
|---|---|---|
Oyun planı belliydi.
|
The game plan was clear.
| 1 |
Sen adamları ve kılıcı getirmiştin.
|
You brought the men and the sword.
| 1 |
Bu birinci taraf verileri - sahip olduğunuz ve doğrudan kendi müşterilerinizden topladığınız veriler - tıklamalar, indirmeler, video yüklemeleri veya video tamamlamaları gibi özel davranışlar, spor, futbol, ebeveynlik, müze gibi ilgi alanlarına göre toplanabilir. seyahat veya demografik bilgiler.
|
This first-party data — that is the data you own and have collected directly from your own customers — can be collected based on specific behaviors such as clicks, downloads, video uploads or video completions, interests like sports, football, parenting, museums and travel or demographic information.
| 1 |
Ben size söz veriyorum benden duymayacaksınız.
|
I promise you’ll still hear from me.
| 1 |
Test cihazının zarı, test bölgesi üzerinde anti HCG antikorları ve kontrol bölgesi üzerindeki keçi anti fare IgG antikorları ile kaplanmıştır. Test sırasında, idrar numunesinin, test şeridi üzerinde önceden kurutulmuş olan HCG monoklonal antikor-kolloid altın konjugatı ile reaksiyona girmesine izin verilir.
|
The membrane of the test device was coated with anti HCG antibodies on the test region and goat anti mouse IgG antibodies on the control region. During the test, urine specimen is allowed to react with the HCG monoclonal antibody-colloid gold conjugate, which was pre-dried on the test strip.
| 1 |
lüzumsuz ise ne kendine yararı vardır ne özür dilediğine.
|
(The unpardonable sin is a sin for which the sinner asks no pardon.)
| 1 |
Sahâbe de böyle yapmak isteyince:“–Siz güç yetiremezsiniz!” buyururdu.
|
"When you are a slave," he said, "you will not be permitted modesty."
| 1 |
Beyaz ve siyah vardı zihnimizde.
|
It is black and white in their minds.
| 1 |
- Suna ve İnan Kıraç Kaleiçi Müzesi: Müze, Suna ve İnan Kıraç tarafından kurulan şehrin tarihi ve sanatına odaklanmaktadır.
|
- Suna and Inan Kirac Kaleici Museum: The museum focuses on the city's history and art, founded by Suna and Inan Kirac.
| 1 |
Allah'ın varlığı nasıl kanıtlanır?
|
How do you prove the existence of God?
| 1 |
Kodlar, etkin ve güvenilir veri iletim yöntemleri tasarlamak amacıyla incelenir.
|
Codes are studied for the purpose of designing efficient and reliable data transmission methods.
| 1 |
Sanırım ben de size bana karşı tek kanıtın ikinci derece olduğunu hatırlatmalıyım.
|
Perhaps I should remind you that the only evidence against me is circumstantial.
| 1 |
Johan Chaves - Nature and birding Tours yakınlarında gezilecek yerler
|
Johan Chaves Guided Nature and Birding Tours
| 1 |
Omer Efendi Sokak No 5, Kilincarslan Mah. Kaleici Antalya, Antalya, Turkey (Open map)
|
Kesik Minaret Mosque, Antalya Metropolitan Municipality Theatre and Suna Inan Kirac Kaleici Museum can be accessed in 5 minutes on foot. Guests of Antalya will…
| 1 |
Bilgisayarlı tomografi çektin mi?
|
- Have you done a CT?
| 1 |
yemin ettikleri" doğru değil, yalandı.
|
‘I Swear that these are no Lies, it is Indeed True!’
| 1 |
10. Karakter sanatı: siyah UV karakter / beyaz Lazer Kesim karakter
|
Character craft: black UV characters / white laser engraving characters
| 1 |
Beni güldürdü ve oldukça içten ve sıcak görünüyordu.
|
He made me laugh, and he seemed very genuine and warm.
| 1 |
16 sayısı karmik bir sayıdır.
|
16 is a karmic number.
| 1 |
Demokrasi konusundaki kararlılığını defalarca dile getirdi ve Avrupa Birliği üyelik sürecinin bir parçası olarak, Türkiye’nin generallerinin yerel nüfuzunu zayıflatmak için talep edilen reformları kullandı.
|
He spoke repeatedly of his own commitment to democracy, and used reforms demanded as part of the European Union–accession process to weaken the domestic influence of Turkey’s generals.
| 1 |
O karacı, denizci değil.
|
He's a land captain, not a sea captain.
| 1 |
Tabii ki Superman’den bahsediyoruz.
|
But of course we have to talk about Superman.
| 1 |
(e-posta ile gönderilecektir.)
|
(I will send it by e-mail.)
| 1 |
izin verin adam burada çalışsın.
|
Let the man go to work here.
| 1 |
Neden bahsediyorsun?
|
I want you to go out there.
| 1 |
Hap almayı unuttunuz mu? prezervatif kullanışlı mı?
|
You have forgotten to take your pill, or a condom has broken?
| 1 |
Sonunda burada olmana sevindim.
|
I'm so glad you are finally here.
| 1 |
Habere göre siber korsanlar yıllarca Avrupa Birliği'nin diplomatik iletişim ağına erişti
|
Apparently, hackers have been successfully infiltrated in the European Union diplomatic communications network over a period of several years.
| 1 |
Yeni iPhone, IOS 10'un harika yeni özellikleri ile birlikte geliyor. Lift to Wake (telefonu elinize aldığınızda aktif hale gelmesi), fabrika ayarlarıyla gelmeyen uygulamalar için Siri yetenekleri, Siri öğrenme sistemi ile Yapay Zeka özellikli Hızlı yazma klavyesi, güzel tasarlanmış Haritalar uygulaması ve akıllı ev sistemlerine entegre edilebilen yeni ev kiti ve Home uygulaması.
|
The new iPhone comes with all the great new features of iOS 10 like; Lift to wake, Siri capabilities for non native apps, Quicktype keyboard with Siri machellone learning AI, a beautifully redesigned Maps app, the all new Home kit and Home app (whelloch is an integrated home automation system).
| 1 |
Ama gerçekten borsada bunları satmaya çalışırken 9 bilyon TL alıyorsunuz. - -
|
But then when you actually try to sell them in the market, you get $9 billion.
| 1 |
Dublin’den Cork’a günde 16 tren seferi yapılıyor.
|
There are 16 trains from Dublin each day.
| 1 |
Çok Yönlü Mega Roman Karakterlerinin Offing'de Bir Sürprizi Var:
|
Versatile Mega Novel Characters Have A Surprise in the Offing:
| 1 |
Seni o yükten kurtarabilirim John.
|
I can unburden you, John.
| 1 |
STEAM Eğitiminde Sanat
|
The Arts in STEAM Education
| 1 |
Yani şuraya uçuşlar mı Santiago Arturo Merino Benitez ?
|
Did you mean flights from Santiago Arturo Merino Benitez?
| 1 |
Nasıl nesiller önce sona ermiş olan... istikrarı kontrol altına aldılar ve düzenlediler.
|
We talked about the veterans, how they took control, and imposed the stability that has lasted for generations since.
| 1 |
Onları ray boyunca dizmiş sonra da kurşun tasarrufu yapmak için her çifte birer el ateş açılmış.
|
They... lined them up against the railing, and then they fired a single shot at each pair... to save bullets.
| 1 |
Bunu senin için yapacağım ve sen de unutmadan önce yazacaksın, tamam mı?
|
I'll do this for you, and you go type it up before you forget, okay?
| 1 |
Önünüzdeki aracı geçmek için 1.4 saniyelik avantaja ihtiyacınız var ve bu açıdan en kötü pistlerden birisi."
|
‘They say you have to have 1.4 seconds’ advantage on the car in front.
| 1 |
özelliği birikimi süresi: temizle toplam çalışma süresi.
|
Feature Accumulation time:clear in total work time.
| 1 |
Alternatif olarak, önce çerezlerinizi ve tarayıcı geçmişinizi ('Çerez Politikası', 'Gözatma Geçmişi') silmeyi deneyebilirsiniz. Bundan sonra FB içindeki çeşitli ayarları sıfırlamak da işe yarayabilir (örn.
|
You could alternatively try deleting your cookies & browser history first ('Cookie Policy','Browsing History'). After that resetting various settings within FB might also do the trick (eg.
| 1 |
Bu arada, yukarıda bahsedilen dondurma dükkanı Rapa Nui'den birkaç adım ötede bulunuyor, bu yüzden oldukça lezzetli bir kombinasyon. Hala aç mısın, o zaman otantik ve ucuz yalan söyle Parilla Los Pinos ve No. 1500.
|
Here you can also get your can filled with the brew of the week. Incidentally, it is located a few steps from the above-mentioned ice cream shop Rapa Nui, so it is a pretty delicious combination.
| 1 |
Federal mahkeme binasının kapısından girmektense tekrar tekrar dilekçe vererek milyon kez eyalet mahkemesinde duruşmalara çıkmayı tercih edersiniz.
|
You'd be better off to come back a million times on successive petitions with the trial court and the state court than you ever would to darken the door of the federal courthouse.
| 1 |
Polen yayma gerçekleşiyor .
|
There's pollination going on.
| 1 |
Benim yapmak istediğim
|
I want to build
| 1 |
Elimden geleni yapacağım!
|
I will try my best!
| 1 |
Asıl soru, neden yalan söyleniyor?
|
The real question is why did they lie?
| 1 |
Ama onu bilemiyorum.
|
I don't know about him. I'm freaking out.
| 1 |
Ve telefonda Savunma Bakanı sekreteri Bakshi'ye, elimden kurtulamaz, dedi.
|
And he called Defense Secretary K.G. Bakshi on the phone.. ...that'l won't spare him'.
| 1 |
Belki en doğrusu, vahyi anlama hususunda öne sürülen modern tezleri ihtiyatlı bir iyimserlikle karşılayıp, bunları mutlaklaştırmadan getireceği imkanlardan yararlanmak olacaktır.
|
It may be time to begin associating with others who better accept your state of understanding and to practice patience and acceptance with others who don’t (yet).
| 1 |
- Aslında çok güzel bir evmiş.
|
It's an area of fine homes.
| 1 |
Çocuğun annesi nerede?
|
And where is the child's mother?
| 1 |
Özel boyutlu reklamların performansını izleme
|
Tracking the performance of custom-sized ads
| 1 |
Kalan antibiyotikleri bir sonraki sefer kullanmayın.
|
Don’t keep leftover antibiotics to use next time you are sick.
| 1 |
Türkiye'nin önde gelen reklam ağlarından Reklamz, kardeş şirketlerinden Linkz ve SEM A.Ş.'nin de dahil olduğu bir anlaşma ile Almanya merkezli Ballroom International Network tarafından satın alındı.
|
No Comment by Arda Kutsal on December 23, 2011 Reklamz, one of the leading Turkish advertising networks, has been acquired by Germany-based Ballroom International Network.
| 1 |
Çatal ve bıçak daha uygun olmaz mı sizce?
|
Don't you think knives and forks would be more suitable?
| 1 |
Dışarı çıkmana sebep olacak kadar önemli olan şey nedir? Üniversiteye ve bana yardımı dokunabilecek..
|
So what's so important it got you outside?
| 1 |
To Get Aşağıda Yükle düğmesini kullanın Gana,Mplayr,Listube Music Downloader
|
Use Download Button Below To Get Gaana,Mplayr,Listube Music Downloader
| 1 |
Üç ya da daha fazla ayni tastan olusan gruplari tiklayarak kaybediniz.Super Collapse - Puzzle Gallery 4
|
Click groups of three or more of the same colored blocks to remove them.Super Collapse - Puzzle Gallery 4
| 1 |
Plastikler, nesnelerin birçok farklı tipine oluşturulabilir, veya filmler, veya lifler.
|
Plastics can be formed into many different types of objects, or films, or fibers.
| 1 |
HELOC veya İkinci Mortgage Yapmanız Gerekir mi?
|
Should You Go for a HELOC or a Second Mortgage?
| 1 |
Bu asla seninle benim aramda olmadı.
|
This was never me versus you.
| 1 |
Silah, para, eğitim alanları ve siyasi destek sunulmasına rağmen Türkiye'nin vekil güçleri; Suriye Arap Ordusu, Hizbullah ve müttefik güçler tarafından kesin olarak yenilgiye uğratıldı.
|
Despite providing weapons and cash, training sites and political cover, Turkey’s terror proxies have been roundly defeated by the Syrian Arab Army, Hezbollah, and allied forces.
| 1 |
İnönü caddesinde,genç binada,açık-kapalı otoparklı,asansörlü,jeneratörlü, 170 m2 kullanım alanlı şık ofis katı yeni sahibini bekliyor!
|
The flat that is appropriate for offices in the young building with outdoor and indoor car parkin facilities, elevator, generator, stylish office floor area of 170 m2 awaits for new owners!
| 1 |
zaman ezilenlerin aleyhine işler.
|
Time works against the kidnappers.
| 1 |
Tom ve Mary ikisi de senin kim olduğunu bilir.
|
Tom and Mary both know who you are.
| 1 |
Babama göre oradaki yol yılda sadece bir kez açılıyor.
|
According to my dad, the path there only opens once a year.
| 1 |
Uyku hapı için bana bir reçete yaz.
|
Get a prescription for The Pill.
| 1 |
Normal bir 300cc kupa boyutlarındadır.
|
It is on a sheer 30-story-tall cliff.
| 1 |
Piezo filmin stres sabiti, seramik ve kuvars gibi diğer piezoelektrik malzemelerden yaklaşık 10 kat daha fazladır.
|
Piezo film’s stress constant is about 10 times higher than other piezoelectric materials such as ceramics and quartz.
| 1 |
sigortalı işim ve arabam var.
|
I have a car and insurance.
| 1 |
Hastalık bir antibiyotik tedavisi ile iyi tedavi edilebilir.
|
The disease can be treated well with an antibiotic treatment.
| 1 |
Yoksa başlattığın bir savaşı örtbas etmek için miydi?
|
Or was it just to cover one we'd already started?
| 1 |
Gerçekçi olup mutlu da olunabilir aynı zamanda.
|
But one can still be realistic and happy at the same time.
| 1 |
Onun gibi sessizsin.
|
You're as quiet as he was.
| 1 |
Dünya Eşitsizlik Veri Tabanına göre, 2021'de Sri Lanka toplumunun en zengin yüzde 10'u adanın toplam servetinin yüzde 63,8'ine sahipken, en alttaki yüzde 50'si bunun sadece yüzde 4,3'üne sahipti. İşçi sınıfı tarafından yaratılan bu muazzam zenginlik ele geçirilmeli ve toplumsal ihtiyaç temelinde dağıtılmalıdır.
|
According to the World Inequality Database, the wealthiest 10 percent in Sri Lankan society had an enormous 63.8 percent of the island's wealth while the bottom 50 percent had just 4.3 percent. This huge wealth created by the working class should be seized and distributed to meet the social needs.
| 1 |
Buna yemin edebilirim.
|
I can attest to that.
| 1 |
4 Ekim günü, Belçika, Antwerp'te düzenlenen The World's 50 Best Restaurants 2021'in parçası olarak S.Pellegrino gastronominin geleceğini belirlemedeki önemli rolünün altını çizen ve yetenek kavramını irdeleyen bir etkinlik olan "Food Meets Talent"i sundu.
|
On 4th October, as part of The World's 50 Best Restaurants 2021 in Antwerp, Belgium, S. Pellegrino presented "Food Meets Talent", an event exploring the idea of talent and highlighting its crucial role in shaping the future of gastronomy.
| 1 |
Doğu’yu toplumsal-iktisadî açıdan incelersek, buradaki hemen her şeyin Batı Avrupa sermayesi tarafından sömürü konusu olduğunu görürüz.
|
Examining the East from the socioeconomic point of view, we see that almost all of it is the object of exploitation by west European capital.
| 1 |
Herkesin kazandığı iyilik kendi yararına, kazandığı kötülükse kendi zararınadır.
|
For it is what it has earned, and against it what it has gained.
| 1 |
Bir denizaltı gibi, kapaklar kapanır ve mühürlenir.
|
Hatch and seal, like a submarine.
| 1 |
Size birçok sorum var.
|
I have so many questions for you.
| 1 |
Katlanabilir ve taşınabilir, taşıması kolay
|
Foldable and portable,easy to carry
| 1 |
Arabasız yapamayanlar için🚘 .
|
For those who cannot afford cars.
| 1 |
Şirket, model işçilerin ruhunu öğrenmeyi teşvik etmek, teşvik etmek ve savunmak, model işçilerin marka etkisini genişletmek ve çalışanları şirketin gelişimine güçlüden iyiye katkıda bulunmaya sürekli yönlendirmek için her zaman model işçileri örnek almıştır. Mesajınız Girin
|
The company has always taken model workers as the benchmark to promote, encouraged and advocated learning the spirit of model workers, expand the brand effect of model workers, and constantly lead employees to make contributions in the development of the company from strong to fine.
| 1 |
Fiyata mükemmel bir pazarlık!
|
The price is a complete bargain!
| 1 |
Bizi götürebilir misin?
|
Will you take us or won't you?
| 1 |
Gülben geleyim mi içeri?
|
Shall I come in Gülben?
| 1 |
Özel sözleşmeli personelden söz ediyor
|
the contract says about personal
| 1 |
Hepiniz bana sıcak ve arkadaşça davrandınız.
|
I have found warmth and friendship among you all.
| 1 |
Çocuklarım babalarını sadece 4 defa görebildi.
|
My children only saw my parents once.
| 1 |
Ya da Bionyne'nın 30 milyar dolarlık tazminat davasını düşüneyim. Ne yapıyorsun?
|
I'll think about what's it like in jail, or when Bionyne sues us for $30 billion, or...
| 1 |
- Gerçek bir içki alalım.
|
- Let's get a real drink.
| 1 |
TV dizilerinde En İyi Erkek Oyuncu Altın Küre Ödülü - Drama
|
Best Performance by an Actor in a Television Series – Drama
| 1 |
Bakın hiç ummazsınız Rus devleti de şu an Mehdiyet’in emrinde.
|
And do not assume that the population is Russian land meekly accepted the command of Vladimir apostate.
| 1 |
Mehmetçiğimiz Afrin’de, Cerablus’ta, İdlib’te terör örgütleriyle göğüs göğüse çarpışırken, milyonlarca Suriyeli, kamplarda şehirlerimizde güvenlik içinde yaşamakta, çalışmakta, eğlenmekte, işyeri açıp ticaret yapmaktadır.
|
While our soldiers are fighting terror organizations in Afrin, Jarablus and Idlib, millions of Syrians live in security of the camps and our cities, working, having fun and even starting businesses.
| 1 |
- Yardım et.
|
- Come on, help her out.
| 1 |
Komün de köylü alaylarını tam olarak kazanma olanağına sahipti, çünkü bu birlikler iktidar ve komuta kademesine duydukları tüm güven ve saygıyı kaybetmişlerdi.
|
The Lommune also had the complete possibility of winning even the peasant regiments, for the latter had lost all confidence and all respect for the power and the command.
| 1 |
Lanet olsun, hiç fatura ödemediğim için üzgünüm.
|
- That owner happens to be me.
| 1 |
Ve -- sonra, İtalya'ya bir konferans için gittim.
|
And -- but then I went to a meeting in Italy.
| 1 |