tr
stringlengths 3
2k
| en
stringlengths 5
2k
| sco
float64 1
1
|
|---|---|---|
Çocuğun öğrenmesi için çeşitli duyuları kullanmasına yardımcı olmak – örneğin, bantlanmış bir dersi dinlemek ve kullanılan harflerin şekli ve konuşulan kelimeleri bir parmakla takip etmek, ona bilgi işleminde yardımcı olabilir.
|
Helping a child use several senses to learn -- for example, listening to a taped lesson and tracing with a finger the shape of the letters used and the words spoken -- can help in processing the information.
| 1 |
Bizzat sormayı tercih ederim.
|
Hmm? And I prefer asking in person.
| 1 |
Oksidasyon terimini, hücrelerimize hedef alınan silah atışları gibi oksidatif yaralar olarak düşünebiliriz.
|
We can think of oxidation in terms of oxidative hits, kind of like bullets being fired at our cells.
| 1 |
Nara Suite Residence Bangkok, Bangkok merkezinde, Malezya Elçilik Binası ve Patpong Gece Pazarı ile birkaç dakika mesafede misafirlerimize hizmet vermektedir. Bu apart daire Saint Louis Hastanesi ve Avustralya Elçilik Binası yakınındadır. Odalar
|
With a stay at Nara Suite Residence Bangkok, you'll be centrally located in Bangkok, convenient to Embassy of Malaysia and Patpong Night Market. This aparthotel is within close proximity of Saint Louis Hospital and Embassy of Australia. Rooms
| 1 |
GoToQR web sitesi Kullanım Koşulları
|
Acceptance of the Terms of Service
| 1 |
hikayenin gücü,
|
The power of the story,
| 1 |
Çok uzun zamandır burada çalışıyorum.
|
I've been working here for so long.
| 1 |
-Aile, sadakat, bağlılık.
|
You think I don't know that?
| 1 |
Kuzey Kıbrıs bu sene Almanya pazarında ciddi bir çıkış yapacak” dedi.
|
"North Cyprus will make big openings in the German market this year.
| 1 |
Bazı kalıtsal kanama bozuklukları neden diğerlerine göre daha şiddetlidir?
|
Why are some inherited bleeding disorders more severe than others?
| 1 |
Muhtemelen kullandığınız diş formu sistemin çektiği gücü karşılayamamaktadır. Daha güçlü diş formları kullanmalısınız.
|
Probably the tooth form you use cannot meet power the system hauls. You should use stronger tooth forms.
| 1 |
Randevu verildiği takdirde eğer buna gerek duyarsanız yanınızda her zaman Hollandaca konuşan, size tercümanlık yapacak birini götürebilirsiniz.
|
If you need to attend an appointment, you can always take someone along with you who speaks Dutch and who can act as an interpreter, should you need this.
| 1 |
Sürmekte olan krizi son derece ciddi olarak nitelendiren Zebari, Türkiye' nin barıÅçı çözüm bulma iradesine sahip olmadıÄını belirtti.
|
Zebari described the ongoing crisis as very serious and says Turkey lacks the will to search for peaceful solutions.
| 1 |
Bu Kişi Gerçekte Yok-This Person Does Not Exist
|
And this person doesn't exist.
| 1 |
Nitekim onların velisi (yakın arkadaşı) bugün odur. Onlar acı bir azaba mahkum olmuşlardır.
|
The same Satan is their patron today and they are heading towards a painful chastisement.
| 1 |
Şortları Nasıl Giymeli…
|
how to wear shorts.…
| 1 |
Suriye jetleri, ABD'nin saldırısından sonra Sayrat hava üssünden tekrar kalkıyor 1 yıl önce
|
Shots of Syrian jets taking off again at Shayrat airbase after US strike 1 year ago
| 1 |
Seni neden terkedeyim.
|
Why did i leave you.
| 1 |
Nükleer görüntüleme yöntemlerinin yapısını anlayabilme.
|
Being able to understand structure of nuclear imaging technıques
| 1 |
Hedefimiz medikal teknolojideki ilerlemeye katkıda bulunmak ve tüm dünyadaki sağlık profesyonellerine hastalarının yaşam kalitelerini iyileştirmek için yardımcı olmaktır. Global web sitemizde ayrıntılı ürün bilgilerini bulmak için aşağıdaki bağlantıları izleyiniz.
|
Our aim is contributing to progress in medical technology and helping healthcare professionals all over the world to improve their patients' quality of life.
| 1 |
Ev sahibi takım maçın hakemiyle daha önce genelde 1 maçta 1 yenilgi aldı. Konuk ekip ise onunla genelde 15 maçta 11 galibiyet, 3 beraberlik ve 1 yenilgi aldı.
|
The away side also got 11 victory, 3 draws and 1 defeat with him in 15 games in general.
| 1 |
Şu anki kariyerim büyük oranda birlikte aldığımız kararların sonucu.
|
The career that I have, it's pretty much linked to our decisions we took together.
| 1 |
Aralarında masum çocuklar ve kadınlar var.
|
There are innocent women and children involved.
| 1 |
Piyasa değeri yaklaşık 20 milyon olacak. Çıkarılıp tekrar kesilince, bir de platin eritilirse değerli taşlar %25 eder bence.
|
Unset, recut, with the platinum melted, stones and gems are worth only 25%to me.
| 1 |
Dedim bana ne kadar süre var, bir ay.
|
I asked him how much time do I have… one month.
| 1 |
Ve eğer hastalık hafif bir şekilde ilerlerse ve her şey evde tedavi ile tedavi edilirse?
|
And what if the disease proceeded in a mild form, and everything was treated with treatment at home?
| 1 |
Tirozin içeren besinler ise daha enerjik ve hareketli olmamızı sağlar.
|
Having this puppy here has made us be more energetic and mobile.
| 1 |
2011'de Afrika Boynuzu'nda (Somali yarımadası) yaşanan trajedinin tekrarlanmasına izin vermemeliyiz," çağrısında bulundu.
|
We must not repeat the tragedy of the 2011 famine in the Horn of Africa,” he added.
| 1 |
sonsuz bir hayat kaynağını,
|
From one eternal Source.
| 1 |
Kısa süre sonra ise zaman yolculuğunun hayal edebileceklerinden daha karmaşık (ve daha karanlık) olduğunu öğrenirler.
|
Then, they find out that more was planned for their trip than they thought.
| 1 |
Muhteşem ve kendi kendini yetiştirmiş bir ekip olmalarının yanında, erkek gibi giyinmekle ilgili geleneksel fikirleri çöpe attılar ve 21. yüzyılda erkek olmanın anlamına yeniden düşünen bir koleksiyon yarattılar.
|
Not only are they a fantastic, home-grown team, but they’ve dumped traditional ideas of what it means to dress like a man, and created a collection that thinks again about what it means to be a man in the 21st century.
| 1 |
- Adınız ne bayım?
|
- What is your name, sir?
| 1 |
Rosewood Abu Dhabi tesisini seçmek için 4 neden
|
4 reasons to choose Blue Lagoon City Hotel
| 1 |
-Tüm cevapları öğrendim.
|
I learned all the answers.
| 1 |
CEVAP E ilişkilidir.
|
My response is related.
| 1 |
·yüksek boyutsal kararlılık zamanla
|
· High dimensional stability over time
| 1 |
Derinizdeki yazıları silmelisiniz.
|
Wash away the writing on your skin.
| 1 |
“Belli bir düzeyde para bana bir huzur hissi verirdi; işleri kendi hızımda, kolay ve rahat bir şekilde, iş göründüğü gibi yapabilirim.
|
"A certain level of money would give me a sense of peacefulness; I'd be able to do things at my own pace, in an easy and relaxed manner -- the way you seem to work.
| 1 |
İyi ve kötü arasındaki savaşta sona gelindi… ya da öyle mi?
|
The battle between good and evil has come to an end... or has it?
| 1 |
Yetkin, yaratıcı, yenilikçi, çok yönlü, mutlu ve saygın bireyler yetiştirmeyi,
|
Educating the competent, creative, innovative, sophisticated, happy and respective individuals.
| 1 |
6 Nisan 2008 özel bir gündü.
|
April 6, 2008... was a special day.
| 1 |
Bence aramızdaki en büyük fark bu.”
|
I think that's the biggest difference between us."
| 1 |
Ama ben annemi gömdüm... babamı gömdüm, bütün çocukluğumu ailene gömdüm.
|
But I lost my mother, I lost my father, I lost my whole childhood to your family.
| 1 |
Bazen sanki o küçük yaratıklar kadar küçükmüşüm gibi geldi bana.
|
Sometimes it was as if I was as small as the things I was watching.
| 1 |
Hep seçilmiş olduklarını düşünüyorlar.
|
They believe he had always been chosen.
| 1 |
ABD, ordunun saldırısına yönelik giderek artan uluslararası öfkeye karşılık olarak, BM yetkililerini izledi ve ordunun eylemlerini “etnik temizlik” olarak eleştirdi.
|
In response to the growing international outrage over the military’s rampage, the US has followed the lead of UN officials and criticised the army’s actions as “ethnic cleansing.”
| 1 |
Pekala.. Silahını hazır tut..
|
But keep an eye on this India.
| 1 |
Onun kirli işlerini örtbas etmenin benim görevim olduğunu hissettim” dedi.
|
"I felt it was my duty to cover up his dirty deeds".
| 1 |
Pirinç Kafesli Silindirik Makaralı Rulmanlar Yağsız vidalı kompresörlerin içinde bulunduğu zorlu çalışma koşullarını karşılamak için tasarlanmıştır. >>
|
Cylindrical Roller Bearings with Outer Ring guided Brass Cage Specially designed to meet the tough operating conditions found in oil-free screw compressors.
| 1 |
Çoğu durumda, bulabiliriz genellikle permafrost olarak adlandırılan donmuş bir alt toprak tabakasıçoğunlukla daha ince malzemelerden oluşan. Su üst yüzeyi doyurduğunda, bitkiler için su sağlayan turba bataklıkları ve göletler oluşur.
|
On a map, it would be half of Canada and a large part of Alaska. In most cases, we can find a layer of frozen subsoil, commonly called permafrost, which is made up mostly of finer materials.
| 1 |
- Şu alarmı çalıştıran.
|
- Which, which set off the alarm.
| 1 |
Bölüm 22: Yola Çıkma Vakti
|
Chapter 20: Time to go
| 1 |
“Greatest Escape” modunu açmak için – Oyunu bir kez bitirin.
|
Beat the game once to unlock The Greatest Escape Mode.
| 1 |
- Kuzey Amerikalı havayolu taşıyıcıları, 2013 yılında 6,8 milyar ABD dolar kar elde etmiş ve 2014 yılında ise 8,6 milyar ABD doları seviyesinde kâra ulaşmayı hedeflemektedir. Kuzey Amerikalı taşıyıcıların 2014 yılında en yüksek mutlak kâr ve güçlü EBIT marjına ulaşmak adına sektörden daha iyi bir performans sergilemesi beklenmektedir.
|
- North American airlines recorded profit of USD 6.8 billion in 2013 and target USD 8.6 billion profit in 2014. In order to reach absolute maximum profit and a strong Earnings before interest and taxes (EBIT) margin, North American Airlines are expected to perform better than the rest of the industry.
| 1 |
A: tabii, ücretsiz için istendiği gibi biz size örnekleri gönderebilirsiniz, ancak navlun yourside tarafından ödenecektir.
|
A: Of course, we can send you samples as requested for free, but the freight will be paid by yourside.
| 1 |
-Evet, geldim. -Anlaşıldı.
|
Yes, I'm at the scene now.
| 1 |
Yönlendiricinin WiFi veya SSID parolasını nasıl değiştiririm?
|
How To Change Frontier Router WiFi Name and Password?
| 1 |
Ticari Uçaklar bu çeyrekte 198 net sipariş aldı.
|
Commercial Airplanes booked 209 net orders during the quarter.
| 1 |
O yüzden kişi Fa'yı bir beklenti ile öğrenmeye gelmemelidir.
|
Therefore, one should not come to learn the Fa with the attachment of pursuit.
| 1 |
Sen benim neşeli bir şekilde boynumu ilmeğe geçireceğimi mi sandın...
|
Trelane, if you think I'm gonna cheerfully and obediently stick my head in that noose...
| 1 |
Birimimize başvurarak organ bağışı hakkında bilgi alabilir, organ bağışında bulunabilirsiniz.
|
We may disclose information to organ procurement organizations, if you are organ donor.
| 1 |
Sofitel Dubai Jumeirah Beach oteli müdürü Mr. Bernd SCHNEIDER, size 'hoş geldiniz' demek istiyor.
|
Book your luxury accommodation at Sofitel Dubai Jumeirah Beach, offering 438 guest rooms with designer toiletries and climate control.
| 1 |
Diğer konforlar arasında mikrodalga fırın, bulaşık makinesi, çay/kahve makineleri, elektrikli ocak, buzdolabı ve ufak mutfak vardır.
|
They include a microwave oven, a dishwasher and an electric hob in the kitchen and they all have a private bathroom.
| 1 |
Tez savunması için aranan koşullar: Lisansüstü eğitim yönetmeliğinde belirtilen niteliklerde bir tezi sonuçlandırmış ve Sağlık Bilimleri Enstitüsü tez kılavuzuna ve standartlarına uygun şekilde hazırlamış olması, tez çalışması süresince uyguladığı yöntemlerin teorik temellerini bilmesi ve tezindeki yöntemleri tek başına uygulayabilir/kurabiliyor hale gelmiş olması, hazırladığı tez ile ilgili güncel bir bilimsel konuşma yapabilecek birikime sahip olması, tezi sırasında elde ettiği verileri yorumlayıp çıkarımlar yapabiliyor olması, kendi başına bir bilimsel proje kurgulayıp, hayata geçirebilecek donanıma ulaşmış olması gereklidir.
|
Requirements for Thesis Defense: To conclude a thesis study qualified by "Post-doctorate Education Ordinance", to prepare the thesis based on thesis preparation guide and standards determined by Institute of Health Sciences, to have the knowledge of fundamentals of the thesis work and to be capable of performing/developing methodologies of the study independently, to have the knowledge of presenting scientific lecture on the thesis, to develop conclusions and hypothesis based on the data obtained from the study, to be proficient in developing and performing a scientific research independently.
| 1 |
[babası] Bu insanlar senin kölen mi?
|
Are these people your slaves?
| 1 |
(7) Dijital yazıcı ve otomatik kesme makinemiz olduğu için en hızlı örnekleme sağlama süresini sağlıyoruz. Diğerleri
|
(7) We provide fastest sampling lead time because we have digital printer and auto cutting machine. Others
| 1 |
Kariyerim çöp oldu.
|
My career is toast.
| 1 |
- Her şey için teşekkür ederim.
|
Thanks for everything
| 1 |
Bunların dışında bir sürü olamaz; Şu anda sadece ayrıcalıklı makine için durmasına birçok yerlerdir. Ben metafor ve genellemelere çalışan durdurmak ve makineleri bakımı zincirle iyi kalpli insanları tutmak koşullar bakarak başlamanızı öneririz – ve bu koşullar somut, heterojen, ve malzeme (evet malzeme, Bir hapishanede esir astral hapisten ruhunu göndermek mümkün olabilir ama makine ruhunu gerekmez, Sadece vücudu, maneviyat yoluyla ancak bir hapishane sonu veya kanun değişikliği ile serbest edilemeyen).
|
Except a lot of them can't; currently the are many places where only the privileged can stop working for the machine. I suggest we stop working in metaphor and generalizations and start looking at the circumstances that keep kindhearted people shackled to maintaining the machines – and these circumstances are concrete, heterogeneous, and material (yes material, a prisoner in a prison may be able to astrally send her soul out of the prison but the machine does not need her soul, only her body, which can not be freed through spirituality but only through a prison break or a change of laws).
| 1 |
Hak mücadelenin pratikte verilebilmesi ancak hak olan bir önderlikle mümkündür.
|
Truthful conduct alone can reach truth.
| 1 |
İnsan dilediğine çok dikkat etmeli.
|
One must be so careful what one wishes for.
| 1 |
Bunu Kara Kartal Düştü'nün galasına Heidi Fleiss'i getiren Tom Sizemore sayesinde öğrendim.
|
I learned that from Tom Sizemore when he brought Heidi Fleiss to the Black Hawk Down premiere.
| 1 |
- Ne yuhalaması?
|
What yahoos would that be?
| 1 |
Allah'ın yarattığı ekinlerle hayvanlardan Allah'a bir hisse ayırıp boş düşüncelerine göre bu Allah'ın diyorlardı, bu da ortaklarımız olan putların. Putlara ait olanlar, Allah'a ulaşmıyordu ama Allah'a ait olanlar, ortaklarına, putlara kavuşuyordu, hükmettikleri şey ne de kötüydü.
|
They allocate a share from God's own created fields and cattle to God, and they say: "This is God's" -- or so they think -- "and that, of the compeers of God," so that what belongs to the compeers does not reach God, but that which is God's may reach the compeers (set up by them). How bad is the judgement that they make!
| 1 |
İIk sefer asla kolay olmuyor. Birkaç kez daha yapmalısın.
|
The first time is hard.
| 1 |
edit: pardon unutmuşum arkadaşımdan ML almıştım :selektor
|
PS: I forgot to mention my own company. lol
| 1 |
ROSA Kalıp Yazıcı kullanarak kur:
|
Install using ROSA Image Writer for:
| 1 |
Park kulübesi birkaç dönemeç sonra.
|
Park Service cabin is just a few bends ahead.
| 1 |
Millennium Palace Resort & Spa Ragung ile iletişime geçmenin en iyi yolu +82 (0) 54 778 2100 no.lu telefonu aramaktır. Evet, Millennium Palace Resort & Spa Ragung otel misafirlerine Wi-Fi erişimi sağlamaktadır.
|
For questions about Lahan Select Gyeongju and your reservation, contact the front desk directly at +82 (0) 54 748 2233. Yes, Lahan Select Gyeongju has Wi-Fi available to hotel guests.
| 1 |
Artan maliyetler, ücretler, vergiler veya doğal kaynakların veya ithalatın artan maliyetleri gibi şeyleri içerebilir.
|
These costs can include things like wages, taxes, or increased costs of natural resources or imports.
| 1 |
- Beni Meksika'da bıraktın!
|
- You abandoned me in Mexico!
| 1 |
Fiber lazer çok düşük bakım gerektirmekte ve çoğu durumda daha iyi ve daha ince bir kesimi garanti etmektedir ve bu hem 4kW Combi makinesi hem de karşılaştırılabilir kesme performansı sağlayan 6kW Laser Genius için geçerlidir.
|
Fiber laser requires very low maintenance and guarantees a better and finer cut in most cases, and this applies to both the 4kW Combi machine and 6kW Laser Genius, which ensure comparable cutting performance.
| 1 |
Ben ve o Güzel şeyler yaşadık
|
♪ Me oh my, did we get high ♪
| 1 |
Motor seri numarası *
|
Engine Serial Number How to find your engine code
| 1 |
eee... diğer paketlere n'oldu?
|
Er... what's happening with the other parcels?
| 1 |
Aşağıdaki öneriler çoğu senaryo için geçerlidir. Bu önerileri geçersiz kılan belirli bir gereksiniminiz olmadığı sürece izlemeniz önerilir.
|
The following recommendations apply for most scenarios. Follow these recommendations unless you have a specific requirement that overrides them.
| 1 |
İmplantların bu kadar popüler olmasının beş nedenini şöyle sıralayabiliriz:
|
Let’s take a look at five reasons why CoolSculpting has become so popular:
| 1 |
- 1962 - Rejisor: Wolfgang Staudte - Bati Almanya yapimi - Aktorler: Curt Jürgens, Gert Fröbe ve Hildegard Knef. ABD icin ozellikle Sammy Davis, Jr. parcalari eklenmistir.
|
German director G. W. Pabst made a 1931 German- and French-language version simultaneously, a common practice in the early days of sound films. Another version was directed by Wolfgang Staudte in West Germany in 1962, starring Curd Jürgens, Gert Fröbe, and Hildegard Knef.
| 1 |
Ayrıca işaret dili bilmekteyim.
|
I know sign language too.
| 1 |
Dört gündür su yok evde.
|
No water in the houses for 4 days.
| 1 |
Orta seviyede Ispanyolca dilbilgisi ve kelime bilgisini öğretme ve Avrupa Konseyi Ortak Dil Kriterleri çerçevesinde düzenlenen DELE sınavlarının A2 düzeyine hazırlık çalışmalarını içerir.
|
Pre-Intermediate level Spanish grammar and vocabulary, and preparations for A2 level of DELE exams in line with Common European Framework of Reference.
| 1 |
Ama bu cevap, hayvanın ismi değil yerli dilinde "Anlamadım ne dedin?" demektir.
|
In the language of the original inhabitants of Australia, the word did not mean, however, the name of the animal, but simply: “I do not understand you.”
| 1 |
Canal Street tren istasyonu, tesise 200 metre uzaklıktadır. La Guardia havalimanı 15 kilometre yakınlıkta yer alıyor. Üstelik otelde döviz bürosu, asansör, hediyelik dükkanı vardır. Konuklar spor merkezinde egzersiz yapabilir.
|
Penn train station lies within 400 meters from the hotel. The nearest airport is La Guardia, 15 km from the property. Aside from a lift, parking and a news stand, guests can make use of free shuttle service, dry cleaning and shopping service.
| 1 |
Eğer bir kardeş başarıIı olursa, tüm kardeşler başarır.
|
If one brother succeeds, all brothers rich.
| 1 |
Buna sebep olan insanın özünü anlamaya çalışın çünkü o sizin bir dostunuz.
|
Try to bring up the essence of the person who is behind it because they are a friend of yours.
| 1 |
Çok güzel bir film olacak bence" diye konuştu.
|
I think it will be a very nice film,” he said.
| 1 |
Fransızsan ve Fransız takımındaysan çok fazla baskı oluyor.
|
When you're French and in a French team, you know there's going to be a lot of pressure.
| 1 |
Kitle kültürü ve pop kültür dışında her şey mevcut.
|
So, basically everything except pop culture.
| 1 |
Yıldızfilosu tarafından, Lorenze Takım yıldızında... kendine özgü bir gizemi çözmeye çalışırken kaybolan... hafif kruvazör USS Drake'i araştırma emrini aldık.
|
We have been ordered by Starfleet to proceed to the Lorenze Cluster and investigate the disappearance of the light cruiser, USS Drake, which was in that system trying to unravel a mystery of its own, which began when recent long-range probes
| 1 |
D vitamini, COVID-19 hastalarının ağırlaşmasına neden olan sitokin fırtınasının karşıtı yönde hareket eder. D vitamini bir taraftan iltihap yapıcı sitokinleri azaltırken, diğer taraftan da iltihap önleyici sitokinleri artırır; yani vücuda bir denge verir.
|
Vitamin D, on the one hand, reduces inflammatory cytokines, on the other hand, increases anti-inflammatory cytokines, in other words, it provides the body a balance
| 1 |