tr
stringlengths 3
2k
| en
stringlengths 5
2k
| sco
float64 1
1
|
---|---|---|
Tanımlar Sosyal Medya: Web 2.0'ın kullanıcı hizmetine sunulmasıyla birlikte, tek yönlü bilgi paylaşımından, çift taraflı ve eş zamanlı bilgi paylaşımına ulaşılmasını sağlayan medya sistemidir. Ayrıca sosyal medya; kişilerin internet üzerinde birbirleriyle zaman ve mekân sınırlaması olmadan (mobil tabanlı), paylaşımın, tartışmanın esas olduğu bir insanî iletişim şeklidir
|
Definitions Social Media: With the introduction of Web 2.0 to the user service, it is a media system that provides access to two-way and simultaneous information sharing instead of one-way information sharing.
| 1 |
ltr dosyası - ltr dosyalarını açabilen yazılım
|
iml file - Software that can open iml files
| 1 |
Chicago Üniversitesi’nde yapılan bir çalışma ise az uyumanın yeme isteğini artırdığını buldu.
|
A study from the University of Chicago found that lack of sleep makes you want to eat more.
| 1 |
Sende tam bir başarı örneğisin.
|
Somewhat true. But Anju, you've got it going for you
| 1 |
Kol saatinden bile daha az hafızası olan bir çocuk bilgisayarında dağıtıcı bir algoritma yazmak yeterince zor zaten.
|
Coding a distributive algorithm virus on a kiddie computer With less ram than a wristwatch is hard enough.
| 1 |
Sanirim hala yasiyor.
|
I think he's still alive.
| 1 |
Google, fonların yarısının doğrudan şirketten geleceğini, diğer yarısının ise çalışanlardan geleceğini söyledi.
|
Google said that half of the funds will come direct from the company, with the other half coming from employees.
| 1 |
Ona etrafı gezdirebilirsin ama işini ihmal etme.
|
You can show him around, but get your work done.
| 1 |
Kenya'da, büyük koruma örgütlerinin çözümlerinin en iyileri olduğu konusunda herkes hemfikir değil.
|
In Kenya, not everyone agrees that the large conservation organisations have all the best solutions.
| 1 |
Elin titriyor George.
|
Your hand is shaking, George.
| 1 |
Gördüğünüz gibi muhteşemiz.
|
As you can see, we are formidable.
| 1 |
Yeğenimiz, Elizabeth'e yakışacak.
|
It would suit our niece, Elizabeth.
| 1 |
portal 2 ile takaslarmısın?
|
Excited about Portal 2?
| 1 |
Purim'de diğer bayramlarda olan kısıtlamalar yoktur ancak bazı kaynaklara göre bayrama saygı olarak iş yapmamayı önerir.
|
Purim is not subject to the Sabbath-like restrictions on work that some other holidays are; however, some sources indicate that Jews should not go about their ordinary business on Purim out of respect for the holiday.
| 1 |
Neredeyse, fakat burası doğru ortam değil.
|
Almost, but the surroundings aren't good.
| 1 |
senin neişin var orada
|
What is your business here
| 1 |
x * Sing metre üzerinde olan kadını Ayakta
|
Standing woman with x * Sing meter on
| 1 |
Bina Tasarımı ve İnşaatı (BD + C)
|
LEED Building Design and Construction (BD+C)
| 1 |
Android ve iOS arasında seçim yapmak hala zor.
|
It’s difficult to choose between Android and iOS.
| 1 |
Bu arada karşıtlar, kurumlar vergisini yarıya indirmenin devlet bütçesini kurutacağı, zira bu vergiden elde edilen gelirlerin toplam gelirlerin yaklaşık %8'ini oluşturduğu görüşündeler.
|
Meanwhile, cutting the corporate tax in half will drain the state’s budget, as the income from this tax currently makes up about 8% of total revenue, critics argue.
| 1 |
O’na ulaşmak içinde çeşitli yollar vardır..
|
and infinite are the ways to reach him.
| 1 |
Uluslararası Para Fonu Nedir? »
|
What Is the International Monetary Fund? »
| 1 |
Sonra da uykuya geri döndüremiyorsunuz.
|
Nor can you go back to sleep.
| 1 |
80/20 kuralı ilk etapta kulağa istatistiksel bir konuymuş gibi geliyor, bir bakıma öyle de.
|
The 80/20 rule sounds like a mathematical formula and in some ways it is.
| 1 |
Senden Yanayım 1567
|
Take profit at 1.1567.
| 1 |
Flazio Deneyimi ile hizmetinizde Ferrol uzman bir ekip var, benzersiz bir site oluşturmak için hazır olacak.
|
With Flazio Experience you will have a team of experts of Ferrol at your service, ready to create for you a unique site.
| 1 |
Clay genellikle duymaya alıştığın şeyleri söylüyor.
|
But Clay-- he's saying all the things you usually hear.
| 1 |
Konuklarına nitelikli hizmet ve birçok olanak sunan Hyde Park Motel konaklamanız boyunca size en iyi konforu sağlamak için çalışıyor. Her odada ücretsiz Wi-Fi, 24 saat ön büro, halka açık yerlerde Wi-Fi, otopark, oda servisi gibi olanaklar oteldeki birçok imkandan sadece birkaçı.
|
At Hyde Park Motel, the excellent service and superior facilities make for an unforgettable stay. A selection of top-class facilities such as free Wi-Fi in all rooms, 24-hour front desk, Wi-Fi in public areas, car park, room service can be enjoyed at the hotel.
| 1 |
Hayır, ben de geleyim.
|
No, I should talk to Winter with you.
| 1 |
Etle tırnakken ne olmuş?
|
They were inseparable. What the fuck happened?
| 1 |
Hemen çalışmaya başlıyorum!
|
I'll go hit the books!
| 1 |
Meratol diğer malzemeler ile birleştirildiğinde, güçlü bir iştah bastırıcı kaktüs bitki özleri bulunmaktadır. Bu organik kimya, Dur aşırı yeme yardımcı olacak beyin için bir sinyal gönderir. Meratol en iyi sonuçları elde etme
|
When combined with the other ingredients in his excerpts from the cactus plant meratol, a powerful appetite suppressant. This organic chemical sends a signal to your brain that will help stop binge eating. How do I get the best results of meratol
| 1 |
Hata yapmaktan korkmak, büyük bir hatadır 🙂
|
Being afraid of making mistakes is a big problem.
| 1 |
Bu yüzden yarı yarıya ortadan kaldırılmaları, canavarların saldırısına uğramaları veya okyanusların kirli derinliklerinden kaybolmaları gerekir.
|
And so they must be vapourised by half, or attacked by towering monsters, or vanquished by irate dwellers from the oceans’ polluted depths.
| 1 |
Kendinize güvenin; her gönlü, o demir tel titretir.
|
‘Trust thyself: every heart vibrates to that iron string.’
| 1 |
Dün iki kişi gelmiş.
|
There were two people here yesterday...
| 1 |
3. Charleston Atış & Bayrak Tartışması
|
The Charleston Shooting and Flag Debate
| 1 |
Şu şölen kaçtaydı? 11:00 mi?
|
What time is this banquet again?
| 1 |
İniş yerinin tam ortasında dur ki, seni görebilsinler.
|
Stand in the middle of the landing pad so they see you.
| 1 |
Çünkü geri isteyebilirim.
|
'Cause I might want that back, I think.
| 1 |
Bu asla onun misyonu olmadı. Asla.
|
That was not his mission, ever.
| 1 |
‘Gücüm Zarar Vermek İçin Değil’ Tecavüz Önleme Kampanyasında Cinsiyetin Görselleştirilmesi”), Men and Masculinities, vol.
|
Visualizing Gender in the ‘My Strength Is Not for Hurting’ Rape Prevention Campaign,” Men and Masculinities, vol.
| 1 |
Onu bile kimseyle paylaşma sakın.
|
Don't share even that with anyone else.
| 1 |
(c) saldırıda bulunan oyuncunun kalan zamanını azaltmak,
|
3) Reducing the remaining time of the offending player,
| 1 |
Kendi düşen ağlamaz!" diyecektir.
|
His own flame would not harm him."
| 1 |
Odalar Sanya International Hotel, Sanya şehrinde konaklamak isteyen misafirler için 25 oda sunmaktadır. Odalarda ücretsiz Wi-Fi, uydu televizyonu, balkon mevcuttur. Deniz manzarası sunulmaktadır. Özel banyolarda banyo küveti, saç kurutma makinesi, tuvaletler var.
|
Rooms Sanya International Hotel has 393 guestrooms appointed with climate control, a laptop safe, a pantry, a writing desk and a CD player and provides ideal lodging in Sanya.
| 1 |
Hatta İngiltere'de bile değil!
|
Nor in all of England!
| 1 |
Minimum sistem gereksinimlerini karşılayan daha eski HP cihazların bazıları 2022 yılında yükseltilebilecektir.
|
Some older HP devices that meet the minimum system requirements will be eligible for upgrade in 2022.
| 1 |
Arn, ince bir kafan olduğunu hiç fark etmemiştim.
|
Arn, I didn't realize you had such a skinny head.
| 1 |
Saraybosna Uluslararası Havaalanı (IATA: SJJ, ICAO: LQSA), ayrıca Butmir Havaalanı olarak da bilinir, Bosna Hersek’teki ana uluslararası havaalanıdır ve şehir merkezinde Saraybosna ana tren istasyonunun 3,3 NM (6,1 km; 3,8 mi) güneybatısında bulundu Butmir banliyösünde Saraybosna.
|
Sarajevo International Airport (IATA: SJJ, ICAO: LQSA), also known as Butmir Airport, is the main international airport in Bosnia and Herzegovina, located 3.3 NM (6.1 km; 3.8 mi) southwest of the railway station in the capital city of Sarajevo in the suburb of Butmir.
| 1 |
I ı - ı
|
F at - in
| 1 |
Başbakan İvica Raçan ise bir süredir, destek bulmak amacıyla Avrupa başkentlerini turluyor.
|
Prime Minister Ivica Racan has been touring European capitals to drum up support.
| 1 |
Grubumuzun büyük bir şansı var.
|
Our band has a real chance at greatness.
| 1 |
San Antonio şehir merkezinin ortasında, Alamo'ya ve canlı Riverwalk bölgesine sadece birkaç dakika uzaklıkta yer alan bu tamamen sigara içilmeyen otel, bir restoran ve modern oda içi olanaklar...
|
Sangat baik 401 ulasan In the middle of San Antonio city centre, only seconds from the Alamo and the vibrant Riverwalk area, this completely non-smoking hotel features an on-site restaurant and modern in-room amenities.
| 1 |
Ronnie söylenen şeyi yapmadı ve artık ölü.
|
Ronnie didn't do his dare and now he's dead.
| 1 |
Amazon Prime Video'nun geçen yıl harcadığı miktardan çok daha fazla, ancak Netflix'in 2019'da harcayacağı tahmini 14 milyar dolar kadar cüce.
|
It's a huge number, more than Amazon Prime Video spent last year, but dwarfed by the estimated $14 billion that Netflix will spend in 2019.
| 1 |
- Bu seferkiler ne?
|
- What are they now?
| 1 |
2013 senesi Eylül ayının 10’unda, bir Derin Darbe görevi durum raporunda, görev denetleyicilerinin uzay aracındaki bilgisayarların sürekli kendilerini resetlediklerine ve bu yüzden de uzay gemisini yöneten idare roketindeki araçlara verilen komutları bildiremediklerine inandıklarından bahsedildi.
|
On September 10, 2013, a Deep Impact mission status report explained that mission controllers believe the computers on the spacecraft are continuously rebooting themselves and so are unable to issue any commands to the vehicle's thrusters.
| 1 |
Windows Update Aracısı'nı Microsoft Yükleme Merkezi'nden el ile indirme
|
Manually download Windows Update Agent from Microsoft Download Center
| 1 |
Bildiğinden daha fazla.
|
More than you know.
| 1 |
Bana babamdan kalmıştır!”
|
have had from my father."
| 1 |
13 yaşını doldurmadan önce Twitter'a kaydolanlar için hesap canlandırma
|
Restoring your account if you signed up for Twitter when under 13 years old
| 1 |
M2 kendisine ait şirket merkezine bile sahipti; ancak, burası kısa bir süre sonra kapatıldı.
|
M2 even had its own avant-garde company headquarters, but was shut down after a very short period of operation.
| 1 |
Duk-soo, elini sıkı tut demiştim!
|
Duk-soo, I said to grab her hand!
| 1 |
Aşk ölümlü bir şeydir, öldüğü zaman çürür ve yeni bir aşk
|
"Love is something which dies and when dead rots and becomes soil for a new love.
| 1 |
Thomas Edison elektri ampulünü yarattı ve bütün bir endüstriyi bunun etrafında geliştirdi.
|
“Thomas Edison created the electric lightbulb and then wrapped an entire industry around it”.
| 1 |
SATINIQUE™ bilim insanları besin ve güzellik alanlarındaki uzmanlıklarını birleştirerek titizlikle seçilmiş bitkiseller ve besin elemanları ile saç sağlığı için faydalı yenilikçi bileşenler ortaya çıkardılar. Bu nedenle Hacimlendirici Köpük Soya Proteini içerir.
|
SATINIQUE™ scientists combined their nutritional and beauty expertise to incorporate ingredients for hair health with carefully selected botanicals and nutrients. That’s why Volumising Mousse contains a Soy Protein.
| 1 |
Daha önce aileni öldürmeyi denediler, biliyorum...
|
Look, I know, they've come for your family before...
| 1 |
2 yıldızlı La Ruta De Cabrales Desfiladero de la Hermida'den 36 km mesafede bulunmaktadır. 1992 yılında kurulan otel, 2002 yılında tam bir restorasyon geçirmiştir.Başlangıç fiyatı: US$ 781 gecelik fiyatREZERVE EDİN
|
See on map La Ruta De Cabrales is a 2-star charming hotel that offers comfortable rooms with garden views.
| 1 |
Onun diskoyu seven garip adam olduğunu sandım.
|
I thought he was a weird old guy who liked disco.
| 1 |
Arka plan 12 Ocak 2020'de Dünya Sağlık Örgütü (WHO), 31 Aralık 2019'da Vuhan şehrindeki bir grup insanda yeni bir koronavirüsün solunum hastalıklarına neden olduğunu doğruladı.[1][2] Ölüm oranı COVID-19 için SARS 'a göre daha düşüktür.[3][4], ancak bulaş çok daha yüksektir.[5]
|
On 12 January 2020, the World Health Organization (WHO) confirmed that a novel coronavirus was the cause of a respiratory illness in a cluster of people in Wuhan City, Hubei Province, China, which was reported to the WHO on 31 December 2019.[2][3]
| 1 |
Projektörler kurulum modunu (tablo veya tavan montajı) otomatik olarak belirler ve görüntüyü çevirir ve dikey trapezoid distorsiyonları düzeltir. Sadece odağı ayarlamak için yeterli, projektörlerin geri kalanı kendileri yapacak.
|
Both options are ideal for demonstrating presentations or watching videos. Projectors automatically determine the installation mode (table or ceiling mount) and flip the image, and correct vertical trapezoidal distortions.
| 1 |
Bu yaşam onun için ne tür farklılıklar getirecek.
|
What a difference this will make to her life.
| 1 |
Çünkü taşınmaya gücümüz yetmiyor.
|
Cos we can't afford to move.
| 1 |
Çok tatlı bir adammışsın.
|
You're turning out to be a surprisingly sweet guy.
| 1 |
O süt yaşayanların hakkı.
|
That milk is only for the living.
| 1 |
Senin aracın da bu şekilde kontrolünü yaparlar.
|
Your car in check also makes it that way.
| 1 |
- Ayrıca CC krem kullandığınızda tek bir hamle ile cilt kusurlarınızı kapatabilir, cilt tonunuzu eşitleyebilir ve cildinizin kadife bir dokuda olmasını sağlayabilirsiniz.
|
The budget-friendly Etude House Correct And Care CC Cream is an 8-in-1 product that will correct your skin tone and make your complexion flawless and radiant.
| 1 |
Bir gün devrim gelecek
|
But someday the revolution will come.
| 1 |
- Kişisel verilerinin işlenip işlenmediğini öğrenme,
|
- To know whether their personal data is processed;
| 1 |
Kesinlikle bakire değilmiş.
|
She was definitely not a virgin.
| 1 |
Amerika da göçmenler ülkesi ama Amerika kendi kültürünü de koruyabiliyor, göçmenlerin güvenliğini sağlayabiliyor.
|
An America that may still countenance the death penalty, but also protects the rights of immigrants.
| 1 |
İnekler olarak çok daha önemli bir şeye odaklandık.
|
Um, us nerds focused on something far more important:
| 1 |
- Bu kutlanır işte.
|
Well, this calls for a toast.
| 1 |
Yaşam bu kadar sert...
|
My life is so hard....
| 1 |
Pashupati Darshan Tribhuvan havalimanından 10 dakikalık sürüş mesafesindedir.
|
It will take a 10-minute drive to get to Tribhuvan airport.
| 1 |
Yatak odası ve banyo hemen burada. Burası mutfak.
|
This is the bedroom here and the bathroom.
| 1 |
{100327}{100376}Mahalleyi kurtardın!
|
You have saved the village!
| 1 |
Üniversite, Mark Zuckerberg'ı veritabanını hacklediği için disipline verdi. - The university disciplined Mark Zuckerberg for hacking its database.
|
The university disciplined Mark Zuckerberg for hacking its database.
| 1 |
A: Evet, o ok. biz yapabilirsinizOEMveyabaskı logosu.
|
A: Yes, it's ok. we can do OEM or printing logo.
| 1 |
Aceleniz yoksa kayıtların kalanı şu dolapta.
|
If you're not in a hurry, the rest of the tapes are in that cabinet.
| 1 |
Vücudumda, utanma bezimin olduğu yerde, ikinci muhteşem bir bez daha var.
|
In my body, where the shame gland should be, There's a second awesome gland.
| 1 |
kripto para ağlarının temelini oluşturur. Kullanıcılar fon göndermek ve almak için açık anahtar kriptografisini kullanır.
|
Public-key cryptography underpins cryptocurrency networks. It's what users rely on to send and receive funds.
| 1 |
Komşularımızdan başlayalım.
|
Let’s start with the neighbors.
| 1 |
çok güzel kim yaptı bunları
|
Very pretty who did this?
| 1 |
Iris'in burada olmadığını biliyorsun.
|
You know Iris isn't here.
| 1 |
Çocukluk yapıyorsun ama.
|
You are so childish.
| 1 |
-Orada bir mektubum var.
|
- There's a letter for me there.
| 1 |
Meryem çocuğu gösterdi.
|
Thereat she pointed to him.
| 1 |
Bu e-posta adresi ile zaten bir kayıt mevcut olduğu için işleminize devam edilemiyor.
|
There is already a record with this email address.
| 1 |
Subsets and Splits
No community queries yet
The top public SQL queries from the community will appear here once available.